Büyük Millet Meclisi Birinci Dönem Mebusu Damar (Zamir) Arıkoğlu, söz konusu Bolşevizim taraftarlarının o dönemdeki halet-i ruhiyelerini ve tavırlarını, hatıratında şu cümlelerle açıklamaktadır :
Ankara'da komünizm propagandası az değildi. Bazı mebus arkadaşların komünizmin ilan edilmemesinden ötürü canları sıkılıyordu. "Daha ne bekliyoruz? Niçin komünizmi ilan edip halkamıza yeni bir ruh, yeni bir heyecan aşılamıyoruz? Hangi mal, hangi servet kaldı ki korkalım?" diyorlardı. .. Komünizmin işareti sayılan kızıl renk moda haline gelmişti. Bilerek bilmeyerek bu rengi kalpaklarında taşıyanlar çoktu. Kravatları kırmızı olanlar da az değildi. Görüldüğü gibi Türk toprakları üzerinde nasıl bir oyun oynandığı kitapta açığa çıkıyor. Günümüzde ise “Kemalist sol” söylemden en büyük faydayı CHP gördü ve “Atatürkçü olan solcudur” söylemiyle ciddi bir aydın kesimi kendi seçmeni olarak tam anlamıyla “kilitledi”. Türkiye’de olabilecek her türlü fikir sahtekarlığını, ideolojik dolandırıcılığı tüm partilerde görmek mümkün.Partiler üstü düşünceyle değerlendirmek gerekiyor. Tarihe bakarsak İstiklal mahkemelerinin kayıtlarından, 1922 THİF (Türkiye Halk İştirakiyyun Fırkası) tevkifatı ile başlayan süreçte nasıl bir mücadele yöntemi izlenildiği açıktır. Kitap çok çeşitli kaynaklardan hazırlanmış. Asıl olarak Hablemitoğlu'nun teziymiş. 50 sayfalık nerdeyse kaynak listesi var. Çok kapsamlı bir çalışma. Günümüze tuttuğu ışık da unutulmamalı.