SAKIN ALLAH'I ZALİMLERİN YAPTIKLARINDAN HABERSİZ SANMA
Bir Müslüman, Yahudi komşusundan borç alır. Fakat ödeme vakti geldiğinde borcunu inkâr eder, komşusunu yalancılıkla suçlar. Tartışma büyür. Birlikte Kadı’ya giderler. Borcu veren Yahudi, komşusuna güvendiği için senet almamış, şahit de tutmamıştır. Bu şartlar altında Kadı hükmedemez. Geriye
Yaşadığımız olaylarda, çektiğimiz acılarda birilerini yada bişeyleri sorumlu tutmak, kendi gücümüzden ve yeteneklerimizden vazgeçmek, hayatımızın sorumluluğunu başkalarına devretmek , hayatımızın öznesi olmak yerine nesnesi olmayı kabul etmektir.
Hepimiz kendimizden başka herkesin figüran olduğu bir yazgıda başrolde değil miyiz? O hâlde neden kendi hayatımızın öznesi olmak yerine başkalarının nesnesi olmakta ve başkalarının hayatlarına seyirci kalmakta ısrar ediyoruz?
Yaşadığımız olaylarda, çektiğimiz acılarda birilerini yada bişeyleri sorumlu tutmak, kendi gücümüzden ve yeteneklerimizden vazgeçmek, hayatımızın sorumluluğunu başkalarına devretmek , hayatımızın öznesi olmak yerine nesnesi olmayı kabul etmektir.
Hepimiz kendimizden başka herkesin figüran olduğu bir yazgıda başrol değil miyiz? O halde neden kendi hayatımızın öznesi olmak yerine başkalarının nesnesi olmakta ve başkalarının hayatlarına seyirci kalmakta ısrar ediyoruz?
Bizim erdemli biri olduğumuza hiç kuşku duymadan inanan birinin yanında varlığından endişe duyup utandığımız kimi olası kötü özelliklerimizi açığa çıkarmaya cesaret ederiz. Normal hayatta manyak olarak nitelenmemize yol açacak sözcükler dökülür ağzımızdan, bu sırada yaptığımız hareketler de manyaklığımızı kanıtlar niteliktedir. Birinin suratına