Kış Akşamı,Maşa ve Sandalye
Atlasam bi vapura , şehre insem diyorum,şehir umutların,tesadüflerin,tehlikelerin,gürültülerin içinde her zaman elimin altında bulunan bir sergüzeşt tombalasıdır.
Sayfa 87 - Kültür yayınlarıKitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Atlasam bir vapura, şehre insem diyorum, şehir umutların, tesadüflerin, tehlikelerin, gürültülerin içinde her zaman elimin altında bulunan bir sergüzeşt tombalasıdır. Sokarım elimi bu torbaya, çekerim 77 numarayı, çinko, 19 numarayı, tombala!
Sayfa 87Kitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Bu boş sandalye birdenbire doluvermeli. Kim gelip oturmalı? Hiç kimseyi istemiyorum. Ama sandalye... Bir insan bekler gibi duran sandalye? Onu yapan sandalyeci yaman adammış doğrusu. Sandalyeye insan bekletmesini bilmiş.
Sayfa 87Kitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Önce pencereyi, sonra ağzımı açtım; kış gecesine sunturlu bir küfür, Kumkapılı bir Ermeni balıkçı küfrü salladım.
Sayfa 90Kitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Hey zavallı, budala çocukluk! Şimdi sen bile yoksun, sesin o kadar uzaklardan geliyor ki, mezardan çıkıyor bu ses diyecek gibi oluyorum.
Sayfa 458 - Sait Faik Abasıyanık Bütün Eserleri, YKY Yapı Kredi Yayınları, Yaprak, (2), 15 Ocak 1949Kitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Bu boş sandalye birdenbire doluvermeli. Kim gelip oturmalı? Hiç kimseyi istemiyorum. Ama sandalye ... Bir insan bekler gibi duran sandalye? Onu yapan sandalyeci yaman doğrusu. Sandalyeye insan bekletmesini bilmiş.
Sayfa 457 - YKY Yapı Kredi Yayınları, Sait Faik Abasıyanık Bütün Eserleri, Yaprak, (2), 15 Ocak 1949Kitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Sonra kızılcık ağacının dibine kuş yemi, darı, mısır, buğday atılacak; evden bir elek getirilecek; eleğin kenarına bir sopa konup kaldırılacak; sopaya bir ip bağlanacak; ip evin alt katındaki pencerede mavi mavi bakan çocuğa atılacak -ucuna taş bağlanıp-; sonra eve girilecek; sac sobanın üstünde kuruyan mandalina kabuğunu sıcak sıcak ağza atıp pencere kenarında, kapana girecek serçe beklenecek...
Sayfa 89 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 14. BaskıKitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Atlasam bir vapura, şehre insem diyorum, şehir umutların, tesadüflerin, tehlikelerin, gürültülerin içinde her zaman elimin altında bulunan bir sergüzeşt tombalasıdır.
Sayfa 87 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Bu boş sandalye birdenbire doluvermeli.Kim gelip oturmalı?Hiç kimseyi istemiyorum.Ama sandalye…
Bir insan bekler gibi duran sandalye? Onu yapan sandalyeci yaman adammış doğrusu.Sandalyeye insan bekletmesini bilmiş.
Sayfa 87Kitabı okudu
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Önce pencereyi, sonra Ağzımı açtım: kış gecesinin sunturlu bir küfür, kumkapılı bir Ermeni balıkçı küfrü salladım.
Sayfa 96
Kış akşamı Maşa ve sandalye
Sokağa çıkmalı, bir kahveye gitmeli, istanbul'a inmeli mi, inmemeli mi, diye düşünmeli. Bir vapur kaçırmalı. Sonra ortalık kararınca, bastona dayana dayana eve dönmeli. Oturmalı, okumalı. Hep aşk hikayeleri okumalı. Insanların birbirini sevmeye buradan başladığını Sanmalı. Kapanmalı yalnız kendi kendimizi düşünen varlığımıza , hayatımıza. Dışarıya burnunu bile uzatmamalı.
Sayfa 96
Kış akşamı Maşa ve sandalye
Hey Zavallı, Budala çocukluk! Şimdi sen bile yoksun, sesin o kadar uzaklardan geliyor ki, 《mezardan çıkıyor bu ses》 Diyecek gibi oluyorum .
Sayfa 95
Kış Akşamı, Maşa ve Sandalye
Hey zavallı, budala çocukluk! Şimdi sen bile yoksun, sesin o kadar uzaktan geliyor ki, mezardan çıkıyor bu ses diyecek gibi oluyorum.
Sayfa 89 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu