Aslına bakılırsa, kaçınılmaz olan sona bir gün erken ya da geç erişilmesi neyi değiştirirdi?.. Şu anda zihnim berraklık içindeydi: Artık ölmeliydim; gün sonbahar günüdür ve her şey kış uykusuna varmak üzeredir.
Tanrı oturuyor,gözünü benden ayırmıyor,yıkılıp gidişimin sanatın bütün kurallarına uygun biçimde,yavaş ve sürekli zaman ölçüsünü aksatmadan olacağını önceden seziyordu.
"İnce kibar konuşmasını bilmeyen, delişmen, geveze, enikonu sıradan bir Kristiania kızı olmasına rağmen, her sözü beni kendimden geçiriyor, şarap damlaları gibi içime vuruyordu."