Ağustos Işığı
William FaulknerAğustos Işığı Gönderileri
Ağustos Işığı kitaplarını, Ağustos Işığı sözleri ve alıntılarını, Ağustos Işığı yazarlarını, Ağustos Işığı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
görünüşe bakılırsa insan hemen her şeye dayanabiliyor. hiç yapmadığı şeylere bile dayanabiliyor. bazı şeylerin dayanılmaz olduğu düşüncesine bile... arkasına bakmamaya bile dayanıyor, bakmanın ya da bakmamanın bir işe yaramayacağını bildiği halde.
Delirdiğine henüz inanamıyordu.
Aşkı öğrenmiş olduğunu söyleyeceksin bana; bense sana umudu öğrenmiş olduğunu söyleyeceğim. Hepsi bu; umut. Hedefi önemli değil, ne umut için, ne de senin için.
Herhalde onun yarı yaşından fazla değildir yaşın. Ama şimdiden onun iki katı yaşadın. Hiç erişmeyecek, yetişemeyecek sana, çünkü çok zaman kaybetti. Ve bu da, onun hiçliği, senin her şeyliğin kadar onulmaz bir şey. Hiçbir zaman yetişemeyecek, senin geri dönemeyeceğin gibi. 
Sayfa 365Kitabı okudu
“..çünkü insanlar hatırlayamadıkları kadar unutmuyorlar da.”
Sayfa 74Kitabı okudu
Damarlarında başka kan olan insanlar ,ne zaman vazgeçecek birbirlerinden nefret etmekten ?
Doğru söze ne denir?
Belki hakları vardı aşkı kitaplara koymakta. Belki başka bir yerde yaşayamazdı.
Sayfa 441Kitabı okudu
Ama iri olmadığı, boylu olmadığı halde, bir çölün ortasında yalnız bir telgraf direğinden daha yalnız görünmeyi nasıl beceriyordu. Geniş, boş gölgeyle kapanık sokakta kendi dünyasından uzaklaşıp yolunu şaşırmış bir hayalet, bir ruh gibi görünüyordu.
Sayfa 129Kitabı okudu
görünüşe bakılırsa insan hemen her şeye dayanabiliyor. hiç yapmadığı şeylere bile dayanabiliyor. bazı şeylerin dayanılmaz olduğu düşüncesine bile... arkasına bakmamaya bile dayanıyor, bakmanın ya da bakmamanın bir işe yaramayacağını bildiği halde
Boş bir sokakta yürüyen bir büyük adam kadar yapayalnız görünen bir şey yoktur yeryüzünde.
Ama iri olmadığı, boylu olmadığı halde, bir çölün ortasında yalnız bir telgraf direğinden daha yalnız görünmeyi nasılsa beceriyordu.
Geniş, boş gölgeyle kapanık sokakta kendi dünyasından uzaklaşıp yolunu şaşırmış bir hayalet, bir ruh gibi görünüyordu.
Kaçmaya çalıştığı şeyin kendi varlığı değil de yalnızlık olduğunu sanıyordu.
"Sanki," dedi adamlar sonradan, "bir süre için talihi düşüktü ve o da talihiyle birlikte düşük kalmak istemiyordu, ama ne kadar yükseleceğine de aldırış ettiği yoktu."
Sayfa 39 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Insanlar tuhaf oluyor. Bir düşünceye ya da herhangi bir şeyi yapmaya kapılamazlar yeni bir sebep bulamadıkça. Ve sonra yeni bir sebep bulunca, hemen değişiverirler zaten.
Sayfa 318 - Light in August, William Faulkner, İletişim Yayınları, Çeviri ve Önsöz: Murat Belge, 5. Baskı, 2015Kitabı okudu
'Buradaki beyazlar gibi benim de hiçbir duygudaşlığım yok zenci katillere,' dedi.
Sayfa 317 - Light in August, William Faulkner, İletişim Yayınları, Çeviri ve Önsöz: Murat Belge, 5. Baskı, 2015Kitabı okudu