En Eski Ahlâk Üzerine Tartışmalar Gönderileri
En Eski Ahlâk Üzerine Tartışmalar kitaplarını, en eski Ahlâk Üzerine Tartışmalar sözleri ve alıntılarını, en eski Ahlâk Üzerine Tartışmalar yazarlarını, en eski Ahlâk Üzerine Tartışmalar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tanrı'nın eylemleri, Tanrı'nın eylemleri oldukları için mi iyi yoksa yaptığı şeyler iyi olduğu için mi Tanrı iyi?
Sayfa 41 - AyrıntıKitabı okuyor
Tanrı'nın eylemleri, Tanrı'nın eylemleri oldukları için mi iyi yoksa yaptığı şeyler iyi olduğu için mi Tanrı iyi?
Sayfa 41 - AyrıntıKitabı okuyor
"Giderek daha çok insanla ilişki kuruyor olmamıza rağmen, daha az kişiyle yakınlık kuruyoruz. Daha çok insanın ihtiyaçlarının ayrımına vardikça daha az insana karşı doğrudan yükümlülük duyuyoruz. Yerel bir cemaat duygusu olmaksızın yükümlülük ve görevlerimizin neler olduğunu anlamamız güçtür. "
EMBRİYOLARIN SAHİBİ KİM?
Çocukların velayeti yerine embriyoların mülkiyetini göz önünde bulundurduğumuzda, aksi halde o kadar önemsenmeyecek belli faktörler önemli hale gelir. Burada erkeğin mi spermlerini kadına verdiği yoksa kadının mı yumurtalarını erkeğe verdiği sorusunun yanıtı önemlidir. Yine, bir tür sözleşme yapıp yapmadıkları ya da en azından embriyolara ne olacağı hakkında belli bir anlayışa sahip olup olmadıkları önem kazanır. Eğer bu değerlendirmeler yeterli değilse, kendini dayatan çözüm embriyoları eşit olarak iki taraf arasında paylaştırmaktır.
İstekli Ötenazi
Kimseye haber vermeden, kendi başına intihar vakalarından, başka birisinin bildiği ama engellemek için bir şey yapmadığı intihar vakalarına, oradan intiharın hazırlandığı ve desteklendiği vakalara, intiharın yardım gördüğü vakalardan intihara teşebbüs eden kişinin bu işi kendi başına yerine getirmekten aciz olduğunda öldürme işinin fiilen başkaları tarafından yerine getirildiği vakalara kadar, dikkate alınması gereken geniş bir yelpaze vardır. Ölmeyi isteyen kişi için nedenlerin intihara haklı çıkarmaya yettiği durumlarda, bu nedenlerin koşulların aynı olması şartıyla ötenaziyi haklı çıkarmaya neden yetmeyeceklerini anlamak zordur. Bu vakalar arasındaki farklar ölümün meydana gelişinin doğruluğuna ya da yanlışlığına ilişkin sorular ortaya çıkarmaktan çok, karışan öteki kişilerin sorumluluk dereceleri hakkında bir soruyu gündeme getirir. Buradan doğan pratik sorun öteki kişinin hayat kaybının haklı olduğunu bilecek bir konumda olup olmamasıdır. Yine, bu genel kurallar koyamayacağımız bir durumdur.
N’nin acı duyabilmesi N’ye nasıl davranmam gerektiğini düşünürken göz önünde bulundurulacak bir unsurdur; bu, kendi başına, N’ye belli bir biçimde davranma konusunda N’ye borçlu olduğumu söylemek için yeterli dayanak oluşturmaz. Benzer bir biçimde, N’nin bir şey, diyelim, X istediğini biliyorsam, ona nasıl davranacağım hakkında bir gösterge olacaktır bu. Gelgelelim, bazen N’ye X’i elde etmesi için yardım etmem gerek diye düşüneceğim, bazen de N’nin X’i elde etmesine engel olmayacağım, ama bazen de yapacağım şey N’nin X’i elde edemeyeceği anlamına gelen bir şey olsa bile bunu yapmam gerekir. N’nin X’i istemesi N’nin X’e hakkı olduğunu söylemek için yeterli zemin oluşturmaz.
Sayfa 211Kitabı okudu