Aksak Ritim
Gaye BoralıoğluSayfa Sayısına Göre Aksak Ritim Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Aksak Ritim sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Aksak Ritim kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bitti, " dedi. " Her şey bitti. Bu beton binaların arasında namusluyken namussuz olduk, adamken hiç olduk ? Anladın mı ? Bu şehir bitirdi bizi.
Sayfa 126 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Yağmur böyle değildi, yağmur çabucak aşağı düşerdi, gözyaşı gibi. Ama kar acayipti. Bazı taneler o kadar kararszdı ki tekrar gökyüzüne dönecek gibi yukarı savruluyorlardı zaman zaman.
Sayfa 131 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Halil birisine sarılmak istedi, birisi ona sarılsın istedi. Başını okşasın, yüzünü, bedenini öpsün, acısını alsın istedi. Teselli bulmak istedi. Ama arayacağı kimse yoktu.
Sayfa 132 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Yüzü ellerinin arasındayken garip bir şey fark etti. Uzun, çok uzun zamandır kimse Halil' e dokunmamıştı. Beş altı yıl önce olsa böyle bir durumu hiç umursamaz, hatta muhtemelen fark etmezdi bile. Galiba yalnızlık biriktikçe büyüyor, derinleşiyordu. Bunca zamandır başka bir tenle hiçbir temas kurmamış olmak insanı acılaştırıyordu.
Sayfa 132 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Ben herşeyi bilirim. Anneler her şeyi bilir. Hisseder. Çünkü çocuklarını çok severler. Onlarla ilgili her şeyi hissederler.
Sayfa 138 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"O kadar korkulacak bir şey yok ölümde. İnsan, vakti geldiğinde güzelce ölmeli. Bak otuz beş yaşına geldin sen de."
"Daha gencim."
" Ben o kadar bile yaşamadım. Senin kadar yaşamadım ben. Ölünce bütün acılar bitiyor, biliyor musun ? Yaşarken hiç tatmadığın kadar hafif hissediyorsun kendini. Böyle uçucu... yumuşacık... pamuk gibi... rüzgârla savrulan küçücük bir tüy gibi... tüy gibi..."
Sayfa 139 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Unutuyordu Halil. Endişelerini unutuyordu. Dertlerini unutuyordu. Geçmişini unutuyordu. Kendini unutuyordu.
Sayfa 142 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Bir gün unutmak, belleğini onun anılarından temizlemek için elinden gelen her şeyi yapıyor, ertesi gün kendini bazı anları hatırlamanın olağanüstü zevkine teslim ediyor, o anları zihninde tekrarlayarak daha parlak hale getirmeye çalışıyordu. Öfke ile arzu arasında asılı kalmıştı ; çaresizce salınıp duruyordu.
Sayfa 145 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Safiye daha da deliriyor, üstünü başını paralamaya başlıyordu. Kimi gün ağzına lokma koymuyor, kimi gün on günün yemeğini tek öğünde tüketiyordu.
Sayfa 147 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Güldane' ye kolay kolay kimse posta koyamazdı ; o güzeldi, akıllıydı, büyüleyiciydi, olağanüstüydü, kadındı !
Sayfa 153 - İletişim YayınlarıKitabı okudu