XVIII
Seni bir yaz gününe benzetmek mi, ne gezer?
Çok daha güzelsin, çok daha cana yakın:
Taze tomurcukları sert rüzgarlar örseler,
Işıldar göğün yüzü, yakacak kadar sıcak,
Kısacaktır süresi yeryüzünde bir yazın:
Ve sık sık kararır da yaldız düşer yüzünden;
Her güzel, güzellikten er geç yoksun kalacak
Kader ya da varlığın bozulması yüzünden;
Ama hiç solmayacak sendeki ölümsüz yaz,
Güzelliğin yitmez ki, asla olmaz ki hurda;
Gölgesindesin diye ecel caka satamaz
Sen çağları aşarken bu ölümsüz satırlarda:
İnsanlar nefes alsın, gözler görsün, elverir,
Yaşadıkça şiirim, sana da hayat verir.
Sayfa 18 - Türkiye İş Bankası, Kültür YayınlarıKitabı okudu
Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
Ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen' e
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama.
Hepsini al, sevgilim, ne sevgi varsa bende,
Çoktan senin olmayan ne sevgi sağlarsın ki?
Gerçek der misin ona eline geçirsen de
Sevdiklerimin hepsi sende değil mi sanki?
Sevgilimi alırsan gerçek sevgi
uğruna Ses çıkarmam onunla keyif sürdüğün için;
Sevgilime sırt çevirip el uzatırsan ona,
Kendini aldatırsan suçun büyüğü senin.
Tatlı hırsız, yine de bağışlarım suçunu
Sen varımı yoğumu aşırsan bile benden;
Oysa daha acıdır, sevenler bilir bunu,
Güzel sürtük, kötülük iyi görünür sende;
Biz düşman olmayalım canevini söksen de...
Ah şu sevgi ne biçim gözler koymuş kafama!
Hiç yok onlarla gerçek arasında ilişki;
Olsa bile fırsat yok doğru yorumlamama
Gözlerin gördüğünü. Aklım öyle gitmiş ki
Sevgilisi güzelse yalancı gözlerimin
Ve dünya değil derse, sanki ne anlam taşır?
Güzel değilse, demek, gözlerinde sevginin
Yoktur tüm insanlara görünen gerçek - Hayır!
Ne yapsın? Nasıl ersin aşkın gözü gerçeğe?
İçi dışı yaş dolu, seyretmekten perişan.
Öyleyse şaşmamalı ben yanlış gördüm diye:
Güneş bile göremez gökler saydam olmadan.
Kurnaz sevgi, yaşlarla kör tutuyorsun beni,
Sağlam gözler görmesin diye iğrençliğini.
aşk denen kör gözlü şaşkın, ne yaptın ki gözlerime
ne kadar baksalar, görmüyorlar gördüklerini;
güzel nedir biliyorlar pekala nerdeyse
ama en kötü sanıyorlar, görseler de en iyiyi
Vurgunum gözlerine, o gözler acır bana:
Bilirler, yüreğin hor görüp işkence eder;
Seven yaslılar gibi kara çekmiş sırtına,
Kıvranışımı özlü bir şefkatle süzerler.
Sabahleyin göklerde ışıyan güneş bile
Yaraşamaz Doğunun soluk yanaklarına,
Akşama yol gösteren gür yıldız, görkemiyle
Böyle ışık saçmaz loş Batının yarısına:
Yaşlı gözlerin daha çok yaraşır yüzüne.
Bana da bir pay ayır yüreğindeki yastan:
Seni yas daha güzel gösterir ele güne;
İşte acıma duygun sana biçilmiş kaftan.
"Güzel ancak karadır," diye yemin ederim,
Senin renginden yoksun olan çirkindir derim.
Mutlu birleşmesine hiçbir engel yok bence
Gerçekten sevenlerin. Sevgi demem sevgiye
Bir döneklik yaparsa bir değişme görünce,
Başka yola saparsa sevgili saptı diye:
Hayır, sevgi besbelli sağlam bir nirengidir,
Boraları gözler de sallanmaz, göğüs gerer,
Gemilere yön veren yıldızların dengidir,
Değeri bilinmeden başı ta göğe erer.
Zamanın soytarısı değildir sevgi asla,
Gül yüzlüler göçse de orağına düşerek
O değişmez kısacık günlerle haftalarla,
Direnir ve kanatlanır mahşerin ucuna dek.
Yanılıyorsam bunda ve çıkarsa yanlışım,
Ne hiç kimse sevmiştir, ne ben şiir yazmışım.
SONE 89
Eğer beni bir kusurum yüzünden terk ettiysen
İzin ver de izah edeyim suçlamanı.
Bana topalsın desen aksayarak yürürüm hemen
Suçlamalarına karşılık yapmam savunmamı.
Sen sokmak istedin ya beni başka biçime
Sevgilim senin bana verdiğin utancı
İsteğini bilerek fazlasını yaparım kendime
Tanışıklığı bırakıp olurum sana yabancı.
Hiç yürümem seninle, dilsiz olurum
Tatlı, biricik ismini, anmam artık
Yine de meylim var, yanlış yaparım
Aniden dudaklarımdan dökülür bu tanışıklık.
Karşı koyarım kendime senin için
Sevgi duymam hiç kimseye nefret ettiğin.