Atlantik Ötesi sözleri ve alıntılarını, Atlantik Ötesi kitap alıntılarını, Atlantik Ötesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ne şaşkınlık! İçine düştüğüm bu garip ikilem karşısında ne yapmalıydım? Çünkü bunlar pis herifler, çok iyi biliyorum, beni de pis herifin teki gibi görüyorlar;
Hiçbir zaman, evet, hiçbir zaman düşmanımız bizim erdemlerimizi, bizim yürekliliğimizi alt edemeyecektir. Bizimkine benzer bir yüreklilik dünyanın başka hiçbir yerinde yoktur!
Siz entrika çevirin bakalım, dümen çevirin ey pek ünlü pis herifler, çıkar tanelerinizi tavuklar gibi gagalayıp yiyin bakalım! O anlayışı kıt, dalaverici doğanızın bana vereceği her şeyi kendi doğama göre alacağım. Bana bok yedirseniz bile; ekmek gibi yiyip şarap gibi içeceğim.
Yıkımın uzakta, denizlerin ötesinde sürüp gitmesinin, insanın daha alçak sesle konuş masının, daha sakıngan olmasının, başına kötülük gelmemesi için bin türlü önlem alarak davranmasının ve bir çitin altına gizlenen bir tavşan gibi seve seve saklanmasının ne önemi vardı.
Beni pis herif yerine koyan bizim pis heriflr yüzünden tüm öteki pis heriflerin gözünde bir pis herif gibi görünmekten korkarak ve bu büyük pis herifleri bastırmak isteğiyle yanıp tutuşarak, bağırdım: "Allah kahretsin, Allah kahretsin, Allah kahretsin!"
Gidin ona doğru gidin; sizi ne yaşatacak ne de gebertecek, sizi varolmakla varolmamak arasında sonsuza dek kararsız bırakacak o ülkeye gidin; burnunuzu o kutsal salyangoz ülkenize doğru yöneltin; gidin de sizi salyangozlaştırmayı sürdürsün!
Siz entrika çevirin bakalım, dümen çevirin ey pek ünlü pis herifler, çıkar tanelerinizi tavuklar gibi gagalayıp yiyin bakalım.
O anlayışı kıt, dalavereci doğanızın bana vereceği her şeyi kendi doğama göre alacağım.
Hay kör kurşunlara gelesin! Ben saklanmak için çömeldikçe, onlar bana şamdan tutuyorlar! Bu saygının bolluğu karşısında şaşkına dönen pansiyon sahibi kadın, itirazlarımı dinlemeden beni küçük odamdan alıp pansiyonun en iyi odasına taşımıştı: bu zor ve güvenliksiz zamanda küçük odamda kalmak yerine, kendimi iki pencereli kocaman bir salonda buldum. Bu lanet olası haber, benim büyük bir insan olduğum haberi, tüm Yurttaşlar arasında yayılmıştı: ertesi gün iş yerinde bir saygı bir hürmet; öyle ki insanlar yanımda konuşmaktan, şakalaşmaktan çekiniyorlardı hatta.
Hay Lanet, Lanet olsun! Bu kutlama işi güç kazanıyordu, görünüşe göre, Ekselansları Büyükelçi benim isteksizliğime ve şiddetli karşı koymama karşın bildiğini okuyor, her yerde Kutlama yaptırıyordu. Hay lanet herif, nereden göründüm gözüne! Ne tekinsiz bir iş yapmışım! Hayır, normal bir zaman olsa neyse, ama orada Öldürmeler, Katletmeler gırla giderken, en iyisi başıma kötü bir şey gelmesin diye dua edip sessizce oturmak.