Atlas - Sayı 333 (Ocak 2021)

Atlas Dergisi

Sayfa Sayısına Göre Atlas - Sayı 333 (Ocak 2021) Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Atlas - Sayı 333 (Ocak 2021) sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Atlas - Sayı 333 (Ocak 2021) kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İsrail’deki Weizmann Bilim Enstitüsü’ne göre, 2020 sonu itibarıyla insan yapımı nesnelerin ağırlığı, dünyadaki tüm bitki ve hayvanların toplam ağırlığını aştı. Yani doğal alanlarla beraber canlılar azalırken, biz 1 trilyon tonluk beton, plastik, metal nesne, bina vb. ürettik.
TELLİ TURNA ARTIK TÜRKİYE’DE ÜREMİYOR Doğu Anadolu’daki dört sulak alanda üreyen telli turna (Grus virgo) artık ülkemizde üremiyor. Göksu Deltası’nda üreyen yaz ördeği (Marmaronetta angustirostris) ve Doğu Anadolu’nun yüksek göllerinde yuvalayan kadife ördek (Melanitta fusca) de artık yavrularını başka diyarlarda büyütüyor. Bu sonuçlar, 1997’den beri ilk kez yayımlanan İkinci Avrupa Üreyen Kuş Atlası’ndan. Neyse ki tüm sonuçlar bu kadar tatsız değil. Çalışmaya göre, Avrupa’da üreyen 596 kuş türünün 313’ü Türkiye’de de ürüyor. Bu, her şeye rağmen Türkiye’nin hâlâ sahip olduğu ve korunmaya muhtaç yüksek biyoçeşitlilik değerini gösteriyor.
Reklam
Everest Dünyanın en yüksek dağı Everest’in 0.86 metre yükseldiği tespit edildi. Yani artık yüksekliği tam olarak 8,848.86 metre. Nepal-Çin sınırında yükselen dağın yeni yüksekliğini iki ülkeden yetkililer birlikte açıkladı; böylece yılların uzlaşmazlığı da son bulmuş oldu.
CANLI RÜZGÂR PERDESİ Konya Karapınar Düzlüğü’nde, bir zamanlar “dünyanın nazar boncuğu” diye anılan Meke Krater Gölü’ne bakıyoruz. Tamamen kurumuş gölden geriye, tuzlu sularının bıraktığı beyaz tabaka kalmış. Gölün ortasındaki muazzam volkan konisi artık sularla değil, bu kurumuş tabakayla çevrili. Onu görmeye gelenler ise çöplerini geri götürmeye zahmet bile etmemiş. Meke’yi böyle görmek, bir distopya filmini izlemek gibi. Bu acı manzarayı ardımızda bırakıp, bir başka dramatik tabloya, Türkiye’nin çölleşme riski en yüksek noktalarından Konya Ereğli’ye doğru ilerliyoruz. Otoyol kenarındaki tarlalar, ekinler de toplandığı için bomboş. Coğrafyanın iki hâkim rengi gri ve kahverengi. Peki, mevsim kışa dönerken bizi bu kasvetli dünyaya çeken ne? Cevap, varış noktamızda bizi bekliyor. Ereğli’de, uçsuz bucaksız bir düzlükte, kelimenin tam anlamıyla hiçliğin ortasındayız. Çiftçi kadınlar küreklerine kuru toprağı dolduruyor. Toprak kum gibi akıyor kürekten. Ne sert rüzgârda, ne de kızgın güneşte sığınacak bir ağaç var etrafta. Işte Konyalı kadınlar da bu açığı kapatıyor; toprağı kazıp kuraklığa dayanıklı iğde ve akasya fideleriyle hiçliğe can veriyor.
Rüzgâr perdeleri hem toprağın nemini koruyor, hem karbon tutumu sağlıyor, hem de biyolojik mücadelede kullanılan canlılara ev sahipliği yapıyor. Rüzgâr perdelerinin etkisini en kısa sürede ve uzun yıllar boyu gösterebilmesi Tarla sınırlarına açılan kanallar, fidanların yağışlardan daha çok faydalanması için yağmur hendeği görevi de görecek. için kuraklığa dayanıklı ve hızlı büyüyen ağaç türlerinin seçilmesi önemli. Bu yıl Konya Ereğli’de birkaç kez çok yoğun kum fırtınası çıktı ve verimli tarım topraklarını kaybettik. Rüzgâr perdesi oluşturmak için yaptığımız ağaçlandırma çalışması bölgenin rüzgâr erozyonu ile mücadelesi ve toprağının korunması açısından önem taşıyor.
2035’TEN ÖNCE MARS MÜMKÜN MÜ? NASA’nın “en erken 2035” tarihini vermesinin bir sebebi var. Söz konusu olan altı ay boyunca Güneş ve kozmik radyasyona maruz kalınarak geçirilecek bir yolculuk. Bundan öte Mars’a iniş teknolojileri hâlâ ilkel. Bugüne kadar gezegene NASA/JPL haricinde sağlam inebilen olmadı. İnenlerin en ağırı bir tonluk cip şeklinde bir araçtı, ki insanlar daha ağır araçlarla inecekler. Geriye dönüş için yakıt, yükselme modülü vb. derken ağırlık daha da artacak. Ve en önemlisi henüz hiçbir test yapılmadı. İlk denemenin başarıya ulaşmaması çok olası ki, adı üstünde bu bir “test”. Peki, Elon Musk bu hayal için neler yapıyor? Daha 10 sene önce “ne zaman iflas edecek” diye üzerine bahis oynanırken, bugün dünyanın en zenginleri arasında yerini aldı. Gelirinin büyük kısmını Tesla ve diğer yatırımlarıyla karşılıyordu, ancak şu anda çeşitli ülkelerin uydularını rutin olarak SpaceX’in Falcon 9’u ile taşıyarak ciddi gelir elde etmeye başladı. Falcon 9 roketleri, bu yazının yazıldığı tarihe kadar 106 fırlatmanın 104’ünde başarıya ulaşmış ve özellikle 2020’deki fırlatmalarda birkaç kayıp hariç hepsinde birinci kat geri iniş yapmıştı. Musk, Falcon 9’ları rutin fırlatmalar için kullanmaya devam edeceğe benziyor. Bu gelirin de büyük kısmını Starship adını verdiği ve nihai amacı Mars olan roketlere harcıyor.
Reklam
29 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.