Atlas - Sayı 340 (Ağustos 2021)

Atlas Dergisi

Atlas - Sayı 340 (Ağustos 2021) Sözleri ve Alıntıları

Atlas - Sayı 340 (Ağustos 2021) sözleri ve alıntılarını, Atlas - Sayı 340 (Ağustos 2021) kitap alıntılarını, Atlas - Sayı 340 (Ağustos 2021) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
ORHANLI ZEYTİNLERİNİN BOYNU VURULDU İzmir Seferihisar’ın kadim üretim havzası Orhanlı Köyü’nün yüzlerce yıllık zeytin ağaçları, jeotermal enerji santralı (JES) projesinin tehdidi altında, onlarcası kesildi bile. Geçimini zeytincilikten sağlayan 99 köy sakini projeye karşı dava açmış ve İzmir 3’üncü İdare Mahkemesi proje hakkında yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Ancak Karen Kahramanmaraş Elektrik Üretim AŞ, yargı frenine rağmen bölgede en az 200 yıllık 20’nin üzerinde zeytin ağacını kesti. Doğa Derneği, köy arazisinin neredeyse tamamına JES projeleri için dört farklı ruhsat izni verildiğini, üstelik Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu bile bulunmadığının altını çiziyor. İzmir Yarımadası’na özgü erkence türü zeytin ağaçlarından oluşan zeytin ormanlarının yer aldığı Orhanlı Köyü’nde üretim doğa dostu yöntemlerle sürdürülüyor.
KÜLTÜR VE EFSANELERDE PELİKAN - KUTSAL KUŞ Orta Asya’daki bazı yaratılış destanlarında “kutan” adında bir kuşun denizin dibinden çamur çıkardığı, Şamanın bununla bir ada yaptığı anlatılır. Bu çamur, yaratılışta önemli yer tutar. “Kut” kelimesinden türeyen “kutan”, günümüz Azerbaycan’ında “qutan”, Türkmenistan’da ise “gotan” adıyla halen pelikan anlamında kullanılıyor. Pelikanlarla ilgili en ilginç mitlerden biri de kendilerini yavruları için feda etmeleri. Eski bir söylenceye göre, bir anne pelikan yavrularına yeteri kadar balık getiremeyip yavruları aç kaldığında, kendi göğsünü gagasıyla delerek yavrularını buradan akan kanla besler. Başka bir versiyonda ise pelikan ölen yavrularına kanından içirerek yavrularını canlandırır ve kendini feda eder. Bu hikâyenin kökenleri, 2’nci yüzyılda Mısır’ın İskenderiye kentinde ortaya çıkan erken dönem Hıristiyanlık metni olan Physiologus’ta bulunur: “Küçük pelikanlar anne babalarına vurur ve anne babalar karşılık vererek onları öldürür. Ama üçüncü gün anne pelikan gagasıyla vurur, böğrünü açar ve ölü yavruların üzerine kan döker. Böylece onlar diriltilir ve iyileştirilir.”
Reklam
HASANKEYF ADI NEREDEN GEL İYOR? Hasankeyf ismi 3 bin 600 yıldır biliniyor. İsmiyle ilgili ilk yazılı kayıt Suriye’deki Mari antik kentinde bulunmuş çivi yazılı bir tablette yer alıyor ve Akadca/Asurca “kipan/ keypan”, yani “kaya” olarak geçiyor. İzlenebilen yazılı dil tarihi, köken olarak Süryaniceye dayanıyor: “Rêşkêphâ/risképhas” yani, “kayabaşı”. Bir olasılık da kalenin yapımından sonra Süryanice “hesno-d’kipho”, yani “kayakale” olabilir. Zira coğrafyacı Strabon, Roma ve Bizans kaynakları da Süryanice “kaya” anlamına “kepha/kipho” olarak kaydetmişler. Arap akınları ve İslamiyetten sonra bu isim “Hısn el-Kifa” olmuş. Osmanlı’da “Hısnıkeyf”e dönüşmüş, halk da “Hasankeyf” demiş. Şairlerin, âlimlerin, sanatçıların adları ve soyadlarıyla birlikte doğdukları yerin adını da taşıdıkları zamanlarda, Hasankeyfli sanatçıların künyesine “Haskefi” yazılmış.
UNESCO’nun Dünya Mirası için belirlediği 10 kriterden 9’una sahip olduğu düşünülen dünyadaki belki tek yerdi Hasankeyf. Fakat o listeye girilebilmesi için Türkiye’nin UNESCO’ya başvurması gerekiyordu. Bu başvuru hiçbir zaman yapılmadı. UNESCO da görmedi, göremedi…
UNESCO Dünya Mirası Komitesi kararları sadece Türkiye’yi etkilemiyor. Son olarak, İngiltere’nin Liverpool kenti sahili, Victoria rıhtımlarının evrensel değerinin yeni yapılan binalarla bozulduğu gerekçesiyle Dünya Miras Listesi’nden çıkarıldı. Ancak komitenin Venedik şehrini Tehlike Altındaki Dünya Miras Listesi’ne alma tehdidi, İtalya’yı yıllardır kaçındığı bir adımı atmaya zorladı: Cruise gemilerinin, listede bulunan Venedik lagününe girişi yasaklandı. 1 Ağustos itibarıyla 25 bin tondan fazla çeken herhangi bir deniz taşıtı bu tarihi alana giremeyecek. Sadece küçük yolcu feribotları ve yük gemileri Venedik’in tarihi merkezine giren Giudecca kanalını kullanabilecek. No Grandi Novi (Büyük Gemilere Hayır) hareketi, yıllardır büyük yolcu gemilerine karşı asırlık binaların temellerine ve lagünün hassas ekosistemine zarar verdiği gerekçesiyle kampanyalar yürütüyordu. Gemiler bundan böyle yolcu kullanımına uygun hale getirilecek olan Marghera limanını kullanacak.
Bütün Alıntılar
21 Arsuz lalesi dahil endemik terslale türlerimizin sayısı 16
Reklam
26 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.