Şiir yazan adam kör ve sağr değildir ki çevresinde olup bitenleri görmesin, duymasın; elbette kendisine en çok dokunan şeylerden bahsedecektir. Kunduracıdan ayakkabı beklediğimiz gibi şairden de şiir bekleyelim. Nasıl ki kunduracı hem iskarpin hem terlik hem potin hem çizme yaparsa, şair de gününe ve şartlarına göre ıstrap şiri, aşk şiri, isyan şiiri, ölüm şiiri, kurtuluş şiiri yazar. Bütün mesele sanatkârın yaratma gücüne müdahale etmemektedir.