Dilerim Allahtan: Onu da benim gibi belalara müptela kılsın! Bir insanı özlesin! İşini gücünü, havayı suyu, yemeği bir tarafa bıraksın! Böyle bir pencere önünde beklesin!
Platon, "insan iki ayak üstünde duran tüysüz bir hayvandır" demiş. Diyojen hindiyi bağırta bağırta yolduktan sonra Atina meydanlarında "işte Platon'un insanı" diye halka teşhir etmiş.
Sayfa 96 - İş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
"Ne ayıp şey, ne kötü başlık, ne çirkin bir hikâye ismi!
Ben de öyle düşünüyorum. Hadi bırakalım bir tarafa dünya halini, şu pahalılık içinde sevişmek?.. Hadi sevişmeyi de bırakalım bir yana, onu da şu aç insanlar içinde var sanalım. Ama neden konu diye seçelim. Ne ayıp şey!
Ayıp olduğunu biliyorum. Dindar birisi, "Günah bu zamanda!" bile der. Hem ayıp, hem günah doğrusu!
Doğrusu bu, doğrusu bu ama, elimde değilse ondan söz açmamak... Bir başkasıyla hem yalnızlığımı, hem ekmeğimi bölüşmeyi canım çekiyorsa... Yine hakkım yok, yine ayıp!.. Allah belamı versin aşka dair bir hikaye yazarsam. Hikayemin başına "Bir kravat hikayesi" de diyebilirdim.
Aşk nedir, diye düşünüyorum. Galiba Stendhal, "insanların en mühim, en büyük icadı," diyor. Zaman zaman herkes bir şeye benzetmiş. Üstüne ciltlerle kitap yazılmış. Halledilmiş bir mesele değil. Var mı yok mu, o da meçhul."
Sayfa 53 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Hüzün doluydu yüzü. Nasılsın, diye sorulur mu? Sormadım. Sormaya hacet yoktu. O da bana sormadığına göre ben de bitkinim, benim de suratım bombok. Sıhhati sorulacak yüz mü kaldı bizde.