Sultan Abdülhamid, son zamanlarda en çok konuşulan ve tartışılan isimlerden biri. Kimi kesim Abdülhamid’i yere göğe sığdıramazken, kimi kesim ise ayaklar altına alıyor. Kimi kesim onun döneminde hiç toprak kaybedilmedi derken, kimi kesim 93 Harbi ve sonrasındaki toprak kayıplarından bahsediyor. Osmanlı Devleti’nin çöküş döneminde 33 yıl padişahlık yapmış Sultan Abdülhamid kimdir, ne yapmıştır, saray hayatı nasıldır? Bu kitapta bu soruların cevabını Abdülhamid’in öz kızı Ayşe Osmanoğlu’ndan okuyoruz.
Kitabı okumaya başlamadan önce kitapta eleştirel bir şeyler okuyamayacağımı düşünüyordum. Düşüncemde yanılmamışım. Ayşe Osmanoğlu siyasi olayları yazmaktan kaçınmış. Genel olarak özel hayatı ve saray hayatı üzerinde durmuş.
Kitapta anlatılan her detay gayet bilgilendiriciydi ve keyifle okudum. Ayşe Osmanoğlu merak ettiğim birkaç konuya değinseydi kitabı daha çok seveceğimden eminim. Mesela 1. Abdülmecid soyu ile Abdülaziz soyu arasındaki anlaşmazlığa hiç değinmemiş.
Son olarak Sultan Abdülhamid’in eşleri ve çocuklarından bahsetmek istiyorum. Kitaba göre Sultan Abdülhamid’in 13 eşi ve 17 çoçuğu var. Son çocukları kendisi 60 yaşlarında iken 18 yaşındaki eşinden olmuş. Bu detay kitapta verilmemiş ama verilen tarihlerden bu sonuç çıkıyor.
Abdülhamid’in saray hayatının anlatımına tam not versem de siyasi hayatına hiç değinilmemiş olması kitabı eksik bırakmış. Eleştirel hiçbir şey okuyamamak kitabın yeteri kadar objektif yazıl(a)madığı gösteriyor. Detayları seven bir tarih okuyucusuysanız kitabı beğenirsiniz ama daha fazlasını beklemeyin. Herkese keyifli okumalar dilerim.
Hükümdarlar, iktidarı devletin kurumları ile paylaşmak istemezler. Bütün güç ve kuvvetin kendilerinde bulunmasını, tek başlarına mutluluk ve adaleti daha iyi sağlayacaklarını zannederler.
Adaletsizlikten, hukuksuzluktan muktedirlerin değil, halkın zarar göreceği sanılır ama gerçekler hiçte öyle değildir.
Yakın tarihimize baktığımız zaman tek
Tarihini "Atatürk geldi, düşmanı yendi, padişahı kovdu, cumhuriyeti kurdu" ekseninden ibaret zanneden herkesin okuması gereken kitaplardan biri... Bizim daha ötelerde çok köklü, çok kültürlü, çok saygın bir geçmişimiz var ve bu kitap bizi alıp o zamanlara götürüyor, kimi mekanlarında gezdiriyor. Babası sürgüne gönderilmiş ve sahip
Özel bir anı. II. Abdülhamid, tarihimizin nadide şahsiyetlerinden olup, hakkında pek çok kelam edilen ve bazen ifrat bazen de tefrite varan, han ve kızıl sultan arasında teraziyi tutturamamış devlet terbiyesi yoksunlarının ve ideoljik fırkalarının kiminin iftiralarına kiminin de Peygamber Efendimiz'e (SAV.) bile yapmadıkları yersiz övgülerle özel bir kişi tasavvurunu yansıtma gayretleri neticesinde tam olrak anlaşılamamış birisidir. Gerek Tahsin Paşa'nın Yıldız Hatıraları gerekse de bu kitap, Abdülhamid'e karşı biraz daha sağ duyulu şekilde yaklaşmamıza olanak vermektedir. bu arada özellikle Cumhuriyet döneminde siyasetçi ve edebiyatçılarının Abdülhamid hakkındaki hatıralarının gerçekliği yansıtmadığı dönemin resmi belgeleri ışığında ortaya çıkmaktadır.
maneviyatı yüksek bir kitaptı, oldukça bilgilendiriciydi.. özellikle bazı kısımlar çok acıklı ve duygusaldı.. gururla okudum ben.
Allah ecdadımızın mekanlarını cennet etsin inşallah
"hizliresim.com/9YboVQ
(Kitapla biraz gezintiye çıkmış olabiliriz :)
O daima "Bizim hanedanımız çilelidir kızım" diyerek en zor zamanlarında bile metanetini koruyup kızına, milletine güç vermiştir.
Yakın tarihi hakikatiyle bilmek bu nesilin boynunun borcudur. Fransızlar, Almanlar, diğer milletler hanedanın haline acırken,
