Antikçağ

Batı Felsefesi Tarihi 1

Bertrand Russell

Sayfa Sayısına Göre Batı Felsefesi Tarihi 1 Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Batı Felsefesi Tarihi 1 sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Batı Felsefesi Tarihi 1 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilim bize bilebildiklerimizi anlatır, ama bilebildiklerimiz azdır ve ne kadar çok şey bilemediğimizi unutursak, çok önemli birçok şeye duyarsızlaşırız. Diğer yanda teoloji, aslında bilgisiz olduğumuz yerde bilgi sahibi olduğumuza ilişkin dogmatik bir inancı telkin eder ve bunu yapmakla, evrene yönelik bir tür münasebetsiz arsızlık üretir. Canlı umutların ve korkuların var olduğu yerde belirsizlik acı verir; ama rahatlatıcı peri masallarının desteği olmadan yaşamak istiyorsak, bu acıya katlanmalıyız.
Sayfa 12 - Bilgi yayıneviKitabı okudu
Çok az filozof felsefeyi Büyük Alexandros (İskender), Carolus Magnus (Charlemagne) ya da Napoleon ölçüsünde etkilemiştir.
Sayfa 21
Reklam
Hepimiz ‘çıplak gerçeklik’ ten, yani şeylerin göründükleri gibi olduklarından başlarız işe. Otun yeşil, taşların sert, karın soğuk olduğunu sanırız. Fakat fizik, otun yeşilliğinin, taşın sertliğinin, karın beyazlığının, bizim kendi deneyimizle bildiğimiz, yeşillik, sertlik ve soğukluk olmadığını, onlardan farklı olduğunu açık seçik söyler bize. (Albert Einnstein/Önsözünden)
Sayfa 27 - Albert Einnstein
Russell'ın felsefe tanımı
Felsefe sözcüğü, anladığım anlamda, tanrıbilimle bilim arasındadır. Tanrıbilim gibi kesin bilginin sağlanamaz olduğu konulardaki kurgulardan kuruludur; bilim gibi gelenek veya vahiy otoritesinden çok insanın yargı gücüne başvurur. Gönlümün istediği gibi konuşayım: Bütün kesin bilgi bilgi bilime, kesin bilgiyi aşan dogmalar tanrıbilime ilişkindir. Fakat, tanrıbilimle bilim arasında her iki biliminde saldırısına açık bir tampon bölge bulunmaktadır. İşte bu tampon bölge felsefedir.
Ulusal devlet , barut aracılığıyle, insanların düşünce ve duyguları üstüne büyük ölçüde ve daha önce yapmadığı ölçüde etki yapmış ve bu etki, uygarlık birliği konusundaki Roma inancından kalanları gitgide silip süpürmüştür.
Yazı sanatı İ.Ö. 4000 yıllarında Mısırlılar ve ondan çok sonra olmayan bir tarihte Babilliler yönünden bulunmuştur. Her ülkede yazı, anlatılmak istenen şeylerin resimlerini çizmekle başlamıştır. Mısır ve Mezopotamya'da uygarlığın ilk gelişimi, tarımı çok kolay ve verimli kılan, Nil, Dicle ve Fırat ırmakları dolayısıyladır.
Sayfa 70 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.