Pelin Çift ile Gündem Ötesi Kitaplığı 3

Beynin Sırları

Sinan Canan

En Beğenilen Beynin Sırları Gönderileri

En Beğenilen Beynin Sırları kitaplarını, en beğenilen Beynin Sırları sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Beynin Sırları yazarlarını, en beğenilen Beynin Sırları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beyin ve zihin hakkında bilinmesi gereken en temel konu, onun bir bilgi işlem makinesi ya da sistemi olmadığıdır. Yani beyin bir kamera yahut bir bilgisayar gibi çalışmıyor. Dış dünya dediğimiz çevreden gelen veriler, duyu organları aracılığıyla özel bir elektriksel koda dönüştürülüp beyne gönderiliyor. Karanlık, kapalı bir kutunun içinde duran beyin, aldığı verilerden yola çıkarak bir "gerçeklik" inşa ediyor. Yani duyduğunuz seslerin, gördüğünüz görüntülerin, aldığınız tatların, hissettiğiniz ağrıların hiçbiri aslında gerçek değil. Bunların hepsi beynin yorumlarından ibaret şeyler. Bu nedenle dış dünya denen şey aslında her birimizin kişisel yorumu.
Beynimizde yeteneklere aracılık eden sinirsel devreler kullanılmadıkça zayıflayıp işlevsizleşir.
Sayfa 45
Reklam
İnsanlar, beyinlerinin yüzde onunu kullandıkları mitine inanmayı içten içe seviyorlar. Yani “Beynin ancak yüzde onu kullanılabiliyor” dendiğinde birçok kişi yarı bilinçli olarak “Bak bu benim ancak yüzde onum. Bir de yüzde yüzünü kullansam kim bilir ne olurum?” diye düşünüyorlar. Yani gizli bir potansiyelimiz olması fikri bize her zaman çok cazip geliyor. Evet, gizli çok potansiyelimiz var, fakat bu durum beynin çalışmayan yahut atıl duran yerleriyle ilgili değil. Bunu daha çok bir “yazılım” meselesi gibi düşünmekte fayda var.
Bebeklerin uyurken arada bir de olsa gülümsediğini görürüz. Aslında stressiz, doygun halde ve belirgin bir ihtiyacı olmayan insanların varsayılan yüz hali gülümsemeye yakındır. Bebekler o nedenle dertsizken bolca gülümserler. Yapılan araştırmalar sayesinde çocukların günde ortalama 400 kereden fazla güldüğünü ve gülümsediğini biliyoruz. Fakat aynı araştırmalar, üç erişkinden birinin günde beş defadan az güldüğünü gösteriyor. Gülümsemenin ömür uzunluğuyla da doğrudan bir ilişkisi vardır. Yine araştırmalardan elde edilen verilere göre az gülenler erken ölürken, çokça gülümseyenler ve güleç yüzlü olanlar istatistiksel olarak daha uzun yaşama eğilimine sahipler.
İbn-i Haldun'un dediği gibi, "insan beyni değirmen taşına benzer, içine yeni bir şeyler atmazsanız kendi kendini öğütür durur.
İnternet çağında yaşıyoruz. Bilgi çok hızlı akıyor ve beyin ler bu bilgiyi işlerken çabuk yoruluyor. Dolayısıyla bilgi alma amaçlı olarak yoğunlaşma süremiz de oldukça kısalıyor. Klasik okul derslerinin ortalama 40 dakika kadar sürdüğü düşünülürse, bu kadar uzun bir süre boyunca özellikle de erken gençlik dönemlerindeki bireylerin konsantre olmalarını beklemek boşuna bir çabadır.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.