Ceza Sömürgesi
Franz KafkaCeza Sömürgesi Sözleri ve Alıntıları
Ceza Sömürgesi sözleri ve alıntılarını, Ceza Sömürgesi kitap alıntılarını, Ceza Sömürgesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kaç güneş battı o gecede bilmiyorum.
Ama bir daha hiç sabah olmayacak gibiydi.
Bir söz, kaç güneş batırır, o zaman öğrendim
Her zaman ve sonsuza kadar kendilerininmiş gibi gördükleri bu suskunluğun içinde seslerini duyuruyorlardı.
Sayfa 23Kitabı okuyor
-"Deliler yorulmaz mi?"
-"Deliler nasıl yorulabilirler ki?"
Sayfa 22
'İnanmak çok güzel bir şeydir."
Sayfa 68 - Koridor YayıncılıkKitabı okudu
emektar sınıfa Selam olsun..
İçerdeki masaların birkaçında işçiler oturuyordu; kısa ve kara sakalları parlayan güçlü kuvvetli adamlardı hepsi. Ceketleri yoktu, gömlekleri de eskimişti, yoksul, dışlanmış adamlardı hepsi.
Demek bu intikamdı. Kendisi sonuna kadar acı çekmemiş olsa da, intikamı alınacaktı..
Sayfa 40Kitabı okudu
Öyle bir hayatımız var ki, bir çocuk yürümeye başlayıp çevresini biraz olsun tanıdı mı, bir yetişkin gibi başının çaresine bakmak zorunda kalıyor; ekonomik nedenlerle dağınık yaşamak zorunda kaldığımız alan çok büyük, düşmanlarımız çok, etrafımızda bizim için hazırlanan tuzaklar sayısız çocuklarımızı bu varoluş mücadelesinden uzak tutamıyoruz; bunu yapmaya kalksak, sonlarını hızlandırmış oluruz. Bu üzücü nedenlere elbette bir de yüce bir neden ekleniyor: Soyumuzun doğurganlığı. Bir kuşakki her kuşak kalabalıktır bir diğer kuşağı sıkıştırıyor, çocukların çocukluklarını yaşayacak zamanları yok.
Sayfa 178 - Şarkıcı Josefine ya da Fare Ulusu
Bizler eğilip bükülmüş bedenlerimizle yalnız kalıp etrafımıza baktığımızda ve kimseyi görmediğimizde, hatta havanın direncini bile hissetmediğimizde, içimizden belli anıları geçirir, onlara tutunuruz: Biraz uzağımızda evlerin, hatta bacaları köşeli evlerin olduğunu, karanlığın bu bacalardan evlerin içine, tavan aralarından çeşitli odalara yayıldığını düşünürüz. Ve ertesi gün, her şeyin görülebileceği bir günün başlayacağını bilmek ne kadar büyük bir mutluluktur.
Sayfa 14 - Sarhoşla Konuşma
Tanrı'ya şükür ey ay, artık ay değilsin, fakat belki de ay adını verdikleri sana hâlâ ay demekle özensiz davranıyorum. Sana 'garip renkli, unutulmuş kâğıt fener' deyince neden öyle kibirli değilsin artık? Ve sana 'Meryem Sütunu' dediğimde neden kendini neredeyse geri çekiyorsun ve sana 'sarı ışık saçan Meryem Sütunu' dediğimde o tehditkâr tavrını görmüyorum artık.
Sayfa 11 - Sarhoşla Konuşma
Bizler eğilip bükülmüş bedenlerimizle yalnız kalıp etrafımıza baktığımızda ve kimseyi görmediğimizde, hatta havanın direncini bile hissetmediğimizde, içimizden belli anıları geçirir, onlara tutunuruz...
Sayfa 14
Üzüntü yaşamanız için yeterince sebep var.
"Kaç güneş battı o gecede bilmiyorum. Ama bir daha hiç sabah olmayacak gibiydi. Bir söz, kaç güneş batırır o zaman öğrendim."
Bunu söylüyordu da, fakat hiç kimse kendisine inanmıyordu
“Dünya kötü ve biz bu kötülüğü destekliyoruz.”
