Gazzâlî'nin Munkız'ı tam olarak ne zaman kaleme aldığı belli değildir. Gazzâlî, eserin hemen başlarında bu kitabı yazdığında yaşının elliyi geçtiğini belirtmektedir.
Munkız, Gazzâli tarafından ismini belirtmediği bir "din kardeşi" nin talebi üzerine kaleme aldığını söylemektedir. Bu meçhul isim ondan öncelikle "ilimlerin gaye ve inceliklerini, mezheplerin tahribatını, ayrıntılarda boğulup kalmalarını" açıklamasını, ardından dinî fırkaların çekişmeleri arasından gerçeğe/doğruya nasıl ulaştığını, taklit çukurundan gerçeği/doğruyu görebilme düzeyine nasıl yükseldiğini izah etmesini talep etmektedir.
O, bu arayışta kelâmdan "yararlanmış" (istefedtühu), batınîlerin yöntemlerinden "hoşlanmamış" (icteveytühu), felsefe yapma yöntemlerini "değersiz bulmuş" (izderaytühu), tasavvufu ise "benimsemiştir" (irtedaytühu).
Gazzâli, kesin bilgiyi "bilinenin hiçbir şüphe taşımayacağı, yanılmaya ve kuruntuya yer bırakmayacak; kalbin bunlara imkân ve ihtimal tanımayacak derecede açık seçik hale gelmesi" şeklinde tanımlamakta.
Kelâmın ortaya çıkışı ve işlevine dair bu bölümde o, kelâm ilminin ve kelâmcıların, inançla ilgili sünnete aykırı olarak dile getirilen düşüncelerle mücadele etmek için ortaya çıktığını belirtmekte ve bid'atçı fırkalar karşısında Ehl-i Sünnet'i merkeze alan bir kelâm tasavvuru resmetmektedir.