Korku hikâyelerinden bahsedip de H.P. Lovecraft’ın adını anmazsak Cthulu’nun gazabına uğrarız. Lovecraft’ın daha sonra dizilere, filmlere, oyunlara ilham olmuş Cthulu Mitolojisinin sınırlarını genişleten bu romanın betimlemeleri ve mekân anlatımları tam anlamıyla harika. Okurken kutupların tasvirinin büyüsüne öyle bir kaptırıyorsunuz ki ensenizde kutupların soğuk rüzgarlarını hissetmeniz işten bile değil!
Basit bir keşif gezisi olarak başlayan maceramız daha sonra kahramanlarımızın, bizimkinden yüzyıllar önce gelişmiş bir medeniyetin kalıntılarına ulaşmasıyla devam ediyor. Bu kalıntıların izini sürerek çok daha büyük bir şeyi keşfetmeye çalışan maceracılarımızın keşfettikleri şey ise bütün dünyanın kanını donduracak cinsten. Özellikle kitabın sonunda Danforth’un gördüğü şeyi okuyucunun tahayyülüne bırakması, kitabın etkileyiciliğini kat be kat artırıyor. İnsanlık gerçekten her şeyi bilmeli mi yoksa cahillik gerçekten mutluluk mu? Bunun cevabını sizlere ben değil kitabımız versin.