Dil Hurafeleri Gönderileri
Dil Hurafeleri kitaplarını, Dil Hurafeleri sözleri ve alıntılarını, Dil Hurafeleri yazarlarını, Dil Hurafeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Belki de çocuklarımızın en son fark ettiğimiz, en az değer verdiğimiz özelliğidir güzel konuşmak, güzel yazmak...
Dil tamamlanmış bir yapıt değil, sürüp giden bir etkinliktir.
Gençleri bir kuşatılmışlık içinde görüyorum, onları güzel Türkçeden uzaklaştıran, dil bilincinden, Türkçe sevgisinden yoksun bırakan kendileri değiller ki... Önce medya iyi bir Türkçe sunmuyor gençlere.
Geçmişteki yapıtlar içinde bugünkü Türkçeye en yakın olanıdır Dede Korkut Hikayeleri.
Halen hiçbir edebiyat dergisinin Türk Dili'nin 1970'lerdeki satış sayısına ulaşabildiğini sanmıyorum.
Türkçenin tadı tuzu, Türk halkının yaratıcılığı, her birinde birer öykü var bu sözcüklerin.
Kıstırıldığımız köşelerden sözcüklerle çıkabiliriz ancak.
Sorunlarımızı sözcüklerden başka ne çözebilir ki...
Ne acı! Bir depresyon hâli var sanki genç kuşakta. Yazmayı hiç sevmiyorlar; sözcüklere inanmıyorlar, sözcükleri hayatın dışında görüyorlar. Oysa sözcüklere inanmak gerekir; yumruğa, tekmeye, silaha değil.
Yeni sözcük yaratma konusunda halk sanki daha yaratıcıdır, çünkü daha cesur davranır.
Bir dilin yazılmış yüz kuralı varsa, yazılmamış bin kuralı olduğunu hep yineler dururum.
Yanlış ya da eksik konulan kurallar Türkçenin sözvarlığına zarar verir.
Türkçenin 160'tan fazla eki var. Dilbilgisi kitapları hep birbirini tekrar ederek "yapım eki", "çekim eki" diye ayırır bu ekleri. Böyle olunca da çekim ekiyle sözcük türetilemeyeceğini düşünürsünüz. Bana göre yazım kılavuzlarımızla birlikte dilbilgisi kitaplarının da yeniden yazılması gerekir. "-den /-dan" eki çekim eki diye anlatılır. Yani sözcük türetmez demektir bu. Oysa çekim eklerinin de sözcük yaratmada etkili olduğunu görüyoruz: içtenlik, içtenlikli, sıradan (iş), havadan (kazanç) sözcükleri türetilmiş sözcükler bana göre.
Binlerce sözcüğün yok edildiği yeryüzündeki tek dildir belki de Türkçe.