Allah Teâlâ hakkında bilgi sahibi olmak istediği zaman insanın, kalbini/gönlünü temizlemesi ve arındırması gerekir, Çünkü ulühiyete dair meselelerin kavranmasında kalp ve nefis/gönül, ayna gibidir. Nefis/gönül, arzulardan (hevâ) uzaklaşıp, behimi dürtüler, kötü hasletler ve alçak beklentilerini kendisinden izale ettiği zaman inançların hak olanı batılından, fiillerin/davranışların güzel olanı çirkininden, sözlerin/görüşlerin doğru olanı yanlışından apaçık ortaya çıkar.
Nefsin mizacı, kendisini etki altına aldığı zaman ise o, hakikat ilmine dair hiçbir şeyi göremez/anlayamaz. Dolayısıyla Allah Teâlâ'nın" Ey Ev halkı/Ehi-i Beyt! Allah, sizi her türlü kötülükten ve günahtan tertemiz tutmak ister.” buyurduğu üzere insanın nefsini/gönlünü arındırması ve günahlardan temizlemesi gerekir.
Nefsin/gönlün nasıl arındırılacağına gelince, bu hususu ez-Zerfa ilâ mekârimiş-Şeria başlıklı kitapta açıklamıştım. Fakat burada bilgilere ulaştıran yolların hatırlatılması gerekir. Bunların her biri, bilginin peşine düşenin/talibin benimsediği yöntemin daha iyi olması ve onun yoldan çıkmaması için Allah Teâlâ'ya dair bilgiye (mârifetullah) ulaştıran yolu gösterir.