Sayfa Sayısına Göre Dini Konularda Kendini Kandırmanın 40 Yolu Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Dini Konularda Kendini Kandırmanın 40 Yolu sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Dini Konularda Kendini Kandırmanın 40 Yolu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendisini bir su damlacığından var eden, sayısız nimet ve imkân ile onu gözeten Rabbine karşı nankördür çoğu zaman. Zorluk, sıkıntı ve keder anında yakaran ama rahata erdiğinde tüm yakarışlarını unutan bir varlık. Daha tansiyonuna bile hâkim olamazken
kendini evrenin hâkimi sayan, gelip geçici dünya heveslerinin peşinde koşan, hiç ölmeyecekmiş
Allah’ın buyruklarına göre yaşamamak için türlü mazeretlerileri sürerek en büyük kötülüğü kendisine yapan ve hesap
günü imtihanının konusunun yaşadığı hayat olacağını bile bile
gerektiği gibi dersine çalışmadığı için derin bir üzüntü ve pişmanlık içinde kaçacak bir yer arayacak olan insan:
"O gün insan der ki, kaçacak yer nerede? Hayır, hayır! (Kaçıp) sığınacak yer yoktur! O gün varıp durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur.O gün insana, önden yolladığı şeyler (amel ve hareketler) le geri bırakdığı (ne varsa, hepsi) haber verilecek.
Hatta, mazeretlerini ortaya koysa da, o gün insan kendi aleyhine şahittir."(*)
* Kur'an,75/10 -15
Emre DORMAN / Kendini Kandırmanın 40 Yolu /
S.10, Nesil Yayınları
Ayette de dikkat çekildiği gibi kimse kendini temize çıkartmaya çalışmamalıdır. Çünkü yine ayetlerde ifade edildiği gibi
Şüphesiz Allah kalplerin içindekini hakkıyla bilmektedir.” (Âl-i İmran Suresi 119)
çoğu zaman yaptığı işlerde ya da söylediği sözlerde kendini haklı görerek temize çıkartmaya çalışır. Hatta hatalı olduğunu bilse bile yine de yaptıklarını meşrulaştırmak için uğraşır. Herkesin kendine göre belirlediği kriterlere uygun bir iyilik ve kalp temizliği kabulü olması da kaçınılmazdır. İnsan şunu
unutmamalıdır: Gönüllerin özünü ve gerçek niyetleri ancak Allah bilir. Bu sebeple hesap günü beklemediğimiz şeyler ile
yüzleşebiliriz. Dolayısıyla kişisel anlamda kalp temizliği inanç ve iddiasında bulunmak yeterli olmadığı gibi, asıl olan kalp temizliği, Allah'ın razı olacağı bir kalp temizliği olmalıdır. Bu ise Allah'ın emir ve yasaklarına gerektiği gibi içtenlikle uyuldüğü oranda söz konusu olabilir. Bu gerçek Kur'an'da şu şekilde ifade edilir:
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperenler kendilerine
isabet eden musibetlere sabredenler, namazı dosdoğru kilanlar ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir. (Hac suresi 35)
Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah'ın zikriyle tatmin olan/huzur bulanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah'ın zikriyle tatmin olur/huzur bulur. (Rad suresi 28)
Şüphesiz insan için en tehlikeli olanı,kalbinin temiz olduğu iddiasıyla dini buyrukları dikkate almamasıdır.Bunun için ileri sürülen bahaneler genellikle “Ben namaz kılmam,oruç tutmam,ama kalbim temiz” şeklindeki yaklaşımlarla ibadetleri önemsizleştirme ya da dinin tüm emir ve yasaklarını “Allah’ın insanlardan istediği temiz bir kalbe sahip olmaları değil mi?” şeklindeki kişisel anlayış ve yorumlara dönüştürmekle gösterir kendini.Şüphesiz kimsenin gerçek anlamda kalbindeki niyeti bilmek mümkün değildir,ama gerçek manada kalp temizliğini sözler değil,eylemler gösterir.