Jean-Michel Basquiat ismini bilmeden eserlerini bildiğim biriydi ta ki bu kitaba kadar.
Dul Bayan Basquiat, ressam Basquiat’nın Suzanne Mallouk ile sorunlu birlikteliği özelinde hayatını anlatıyor. Bir aşk hikayesi mi bu? Sanmıyorum. Gia Carangi’nin yaşamını izlerken de benzer duygulara bürünmüştüm. Gelgitli-parçalayıcı-birbirinden sürekli bir şeyler eksilten ikili ilişkiler düğümü demek daha doğru belki de.
Basquiat’nın eserlerindeki zekayı inceleme için (ırkçılığa uğrama korkusu ve bağımlı yaşama çekilmenin etkileri gibi) bir merak uyandırıyor kitabın yazarı Jennifer Clement. Hatta sonrasında Mallouk’un ne yaptığını da araştırırken bulabilirsiniz kendinizi, sonu 27 yaşında ölen Basquiat gibi mi oldu yoksa diye.. Onun dışında yer yer sinirlerimin gerildiği yer yer duygulandığım bir kitap oldu bu.
.
Avi Pardo çevirisi, Duncan Fraser Buchanan kapak resmi ve Nazlım Dumlu kapak tasarımıyla ~