Dünyadaki Cennet Huzurlu Aile Yuvası kitaplarını, Dünyadaki Cennet Huzurlu Aile Yuvası sözleri ve alıntılarını, Dünyadaki Cennet Huzurlu Aile Yuvası yazarlarını, Dünyadaki Cennet Huzurlu Aile Yuvası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aile kurumu, İslâm'ın istediği şekilde kurulduğu ve devam ettirildiği takdirde; eşlerin huzur bulduğu, neslin devam ettirildiği ve dinin haram kabul ettiği günahlardan korunulduğu ve Cennet hayatının yaşandığı bir yuva olacaktır. Bu bakımdan aile mutluluğunu sağlamak eşlerin ve eş adaylarını yetiştiren anne-babaların elindedir. Bu sebeple Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem), gerek Kur'ân'ın âyetleriyle gerekse hadîsleriyle mutlu bir aile yuvasının kurulması ve aile ortamında çıkabilecek problemlerin çözümü için birçok öneriler ve tavsiyeler sunarken bizâtihi kendisi de her konuda olduğu gibi bu konuda da en güzel örnek olmuştur.
Kitap, Hz. Peygamber'in, mutlu bir aile yuvasının kurulması ve huzurlu şekilde devam etmesi için sunduğu evrensel prensiplerin tekrar bir daha görülmesine vesile olabilirse gayesine ulaşmış demektir.
"Kadın dört şeyi, yani malı, güzelliği, soy-sopu ve dindeki kemâli için nikahlanır. Siz dindar olanını tercih ediniz ki, elleriniz hayır görsün!.."(Buhârî, Nikâh, VI. 123; Müslim, Radâ, 53)
Yuvayı yapanın dişi kuş olduğu gerçeğinden hareketle evlenilecek bir hanımda aranması gereken hususu işaret eden bu hadîs-i şerîf, evlenilecek bir erkekte aranması îcap eden hususu da içinde barındırmaktadır.
Çünkü her mü'min için takvâdan sonra en kıymetli nasip, evlendiği kimsenin amel-i sâlih/ güzel amel sahibi olmasıdır.
Sâlih erkek, huzur sarayının sarsılmaz direği; sâliha kadın da, saâdet bahçelerinin en kıymetli tezyînâtıdır.
Bir kelâmı kibârda şöyle buyurulmaktadır:
“Dünya üç şeyle cennet olur:
-Elden, dilden ve gönülden infâkla;
-Allah’ın kullarını ayıplamayıp affetmekle;
-Zâlimin zulmüne, zulüm ile karşılık vermeyip hidâyetine vesîle olmakla.
Kader, bir sırrı ilâhîdir. Bu bakımdan en büyük güç ve destek kaynağı, öncelikle Allah’a bağlılık ve îmandır. İkinci büyük destek de birbirlerine kaynaşmış olan eşlerdir.
Hak dostları, yemekteki israfı gönüllerin takvâ derecelerine göre şöyle tasnif etmişlerdir:
“Şerîatte, doyduktan sonra yemek israftır.
Tarîkatte, doyuncaya kadar yemek israftır.
Hakîkatte ise, Allah’ın huzurunda olduğundan gaflet ederek yemek israftır.”
âile, bir bakıma insanın âhiret tarlası olan dünyada hem duygularının, hem iradesinin, yani hem aklının ve hem de gönlünün eğitildiği ilk mektep, ilk muhabbet, ilk paylaşma, ilk saadet ve ilk cennet ortamıdır.
Bugün çocuklarımızı bekleyen tehlikelerin başında onların mâneviyattan uzak yetiştirilmeleri gelmektedir. Yani sadece dünyaya dönük bir eğitim neticesinde uhrevî pencerenin kapalı kalması... Yani kalbî hayatın zaafa dûçâr olmas›…