En Eski El-İksir Gönderileri

En Eski El-İksir kitaplarını, en eski El-İksir sözleri ve alıntılarını, en eski El-İksir yazarlarını, en eski El-İksir yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yeterince bol zamana sahip olan bir yokluğun yeterince bol denenmiş bir tesadüfler zinciri sonunda kendini varlık olarak her yere saçmasındaki tanrısallığı görebilmek hidayete ermektir. İşte insanın sorunu da budur. O bütün evrenin hep birlikte ve büyük bir coşkuyla çıktığı mukaddes yolculuğu maymundan gelme fikrine indirgeyerek maymuna döndü.
Ortalama bir dünya vatandaşına iyilik ile kötülük hakkında söylenebilecek şeyler sınırlıdır. Çünkü herkes özünde iyidir, iyilik arzular ve iyiliği herkes için diler ancak dünyada bu kadar fazla iyiliğin sığabileceği bir alan yoktur. Kimse buraya bir şeyi hak ettiği veya başardığı için gelmediğine göre giderken de teslim edilecek bir depozito
Reklam
...gücün karanlık tarafı uzlaşmacı ve akla yatkındır. Son kertede ruhu satarak da olsa kurtulmak mümkündür. Ya Allah? Her şeye gücü yetmesine rağmen kurduğu ama teftiş etmediği bir terazinin insafı gölgesinde dönen dünyayı göbeği çatlayana kadar kahkahalar atarak izleyen muzır bir çocuktan başka nedir ki aslında? Onunla bir meseleyi çözmek katiyen mümkün olmadığı gibi son derece basit problemleri dolambaçlı yollara sürüp kendini sıyırmadı mı her defasında ve binlerce defa günahkar evlatlarına sırtını dönerek kaçtığı o çok üst düzey yalnızlığına ilelebet hapsedilmesinin zamanı çoktan geçmedi mi?
Ortalama insanın bakış açısıyla değerlendirilen her mucize kaçınılmaz olarak müptezelleşir. Zira olağanüstünün kıymetli gözlere ihtiyacı vardır ve istisnalar haricinde insanınkiler fevkaladeyi seçebilmek şöyle dursun ekseriyetle kördür. Çoğu kerameti bir dinin saçtığı adi nurun düzmece parlaklığı altında görmek için hidayete adaymış gibi davransa da konu cennetin ucuz ve zevksiz vaatlerine bağlandığı için yalnızca mide bulandırır. Oysa bir ağacın rüzgarla birlikte sallanan dalları ve kendini oradan oraya atan yapraklarını okumayı bilen biri için her şeyin gizi deşifre edilmiş demektir. Fal da böyle değil midir? Kahve telvesinden yahut da bulutların akıp giderken aldığı şekillerden geleceği okumayı denemiyor mu kimisi? Hatta bazısı kabiliyetinin elverdiği ölçüde bir tolerans payıyla falına baktığı kişinin yedi ceddini asgari düzeyde bir hata ve sapma yaparak okumuyor mu? Yıldızlardan, kumdan, sudan, kemiklerden ve daha nelerden nelerden kehanet çıkarmıyorlar mı? İşte bu görebilmenin ilk adımına niyet edenlerin kendiliğinden gelişen ve hemen hemen hepsinin henüz neyin eteklerinde dolaştığını bilmeden elendiği aşamadır. Görebilmek vasfı bazen soydan gelir. Bazen kahır tarafından bilenir bu hassa... Ama çoğunlukla toplumu terk edenlere müjdelenir.
Sır, rastlantısal gibi görünen kargaşaya gizlenmiş bir vahiy olmakla birlikte kaotik dizilim evrendeki vektörel toplamın bir neticesidir ve izah edilebilir bir geometrisi vardır. Önemsiz data içine saklanan dolaysız kavrama dinamitleri, ilmi irfanı yeterli birine bugüne kadar sorulmuş ve sorulmamış tüm suallerin cevaplarını verebilir, evreni yok edecek butonu gümüş tepsilerde servis ettirebilir, yana yakıla Allah’ı ararken Ene’l Hak dedirtebilirdi...
...gözlerinde ahiret günü canlandı. Merakla ya da hayretle tarazlanmamış o koca imanlarını, peygamber denen şahıslara besledikleri vıcık vıcık sevgiyi ve ödül olarak seks kölesi edinmek çapındaki beklentileriyle mahşer meydanlarını dolduran insanlara Allah’ın içerlediğini gördü. Besbelli Şeytan galip gelmişti. Üstelik bunu akla gelen ilk yöntem
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.