"Kadınlığın 21 Hikayesi" ne nazaran daha akıcı, daha hoş hikayeler. Kadın hikayelerinden çok erkek hikayelerini beğenmem de sert mizaclı olmam da etkili olabilir.
Edit: Kitabı okumayı bitirdiğim tarihte arkasına not aldıklarım.
16 Erkek yazarın hikayelerinin yer aldığı bir kitaptır. Erkeklerin bağımsızlık merakları, serüven tutkuları, sevgi gereksinimleri, sahiplenme istekleri, bağlanma korkuları, toplumsal rolleri vb.
16'sında da kendimi buldum. 16/4=4... Demek ki dört dörtlük bir kitap... Devlet Bahçeli yorumu ile bitirdim.
Şimdi, hiçbir tutkunun, o tutkuyu içinde taşıyan kişinin yapısını değiştirecek kadar güçlü olmadığına inanıyorum. Ölünebilir, yine de değişmez hiçbir şey.
Acının bir derecesinde, haksız olarak acı çekildiğinin düşünülmesi, kaçınılmaz bir şey, doğal bir uyuşturucudur: En kıskanç isteklerimize göre, yaşamın büyüsüne güç kazandırır yeniden bu; nesnelerin karşısına değerimizi duyurur yeniden; yükseltir.
İşte böyle, bir haksızlığa uğrayınca, ben de bir başkasına, bu dünyada hep olduğu gibi, suçluya değil bir başkasına haksızlık ederek karşılık veriyordum.