"Tanıyor musun sen Oğuz Atay'ı?" diye sordum öfkeli sayılabilecek bir ses tonu ile.
"Ta-tanıyorum," dedi kekeleyerek. Masada duran kitabı işaret edip, "Bunun dışında bir çok kitabı daha var." diye bitirdi cümlesini.
""Bu kadar mı? Tanımak bu mu şimdi? Nereli Oğuz Atay biliyor musun? Ne yer ne içerdi haberin var mı?...."