Farklı Rüyalar Sokağı
Nazlı ErayFarklı Rüyalar Sokağı Sözleri ve Alıntıları
Farklı Rüyalar Sokağı sözleri ve alıntılarını, Farklı Rüyalar Sokağı kitap alıntılarını, Farklı Rüyalar Sokağı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu kadar acı için benim gövdem çok küçük.
Sayfa 11 - DK
Dünya,insanlar beyinlerinde onu nasıl algılarlarsa öylece gelişip gidiyordu.
Ben de bazen bir sokağa sapıp kaybolmak istemiyor muydum gece vakti? Her şeyi geride bırakarak... Dünyada yapamazdım bunu. Evime, yaşadıklarıma, günüme, saatime sıkısıkıya bağlı bir kişiliğim vardı. Hiçbir zaman gecenin içinde kaybolup gitmeye cesaretim olmazdı. Evimi, eşyamı, sevdiklerimi, odamı, anılarımı düşündüm.
Yapamazdım.
Bu kadar acı için benim gövdem çok küçük!
Sayfa 11 - Doğan kitapKitabı yarım bıraktı
Arada bunu yapabilmeyi çok isterdim.Bambaşka bir gözle hayata bakabilmek!Ne denli değişik bir şey olurdu bu .İnsan bütün kaçırdığı fırsatları,görmediği şeyleri,değişik ayrıntıları ,hayatın bambaşka yollarını görebilirdi.
"Tartıyorum kendimi. Yavaş yavaş duygularımı ve hayata karşı bakışımı anlamaya çalışıyorum. Endişelerim, korkularım ve tutukluklarım var. Özgür olmak istiyorum ama değilim. Sanki bir kalıbın içine doğmuş gibiyim. Anlıyorsun beni değil mi?"
"Anlıyorum" dedi Raif. "Bir kalıbın içine doğduğunu düşünme. Kırabilirsin o kalıbı. Bu senin hayatın. (...)"
"Biliyorum" dedi Mehmet Ali. "Ama belki bazı hamleleri yapabilecek kadar tecrübem yok. Bilgim az. Hayat dediğiniz o çark beni dişlilerinin arasına alıverecekmiş gibi geliyor. Korkuyorum."
Gece ve kent önümdeydi. Yakalaması kolay değildi onları.
Çılgınca koşmaya devam ediyordum.
Uykuyu terketmişti. Geceleri uyumuyordu artık. Sanki bir yıla bir ömrü sığdırmak ister gibiydi.
Aşk böyle bir şeydi işte. Bir gelip bir geçiyordu demek ki (...)
İşte bulmuştum içimdeki duyguyu tam nasıl tanımlayabileceğimi. Kat arasında kalmış bir karanlık asansörün içinde olmak!
Sayfa 183Kitabı okudu
"Ne tuhaf şey" diye mırıldandı. "İnsanın gençliğini görmesi. Böyle, benim gibi, karşısına oturup izlemesi onu. Yeni insan. Benim yeni halim. O yaşayacak, hissedecek, görecek, gezecek. O âşık olacak. Ben artık yokum. Bitmiş, kapanmış bir defterim ben. Müthiş bir şey bu! Onu kıskanıyorum" dedi.
Sayfa 117Kitabı okudu
"Size daha neşeli şeyler anlatmaya özen göstereceğim artık."
"Yok" dedim. "Yok. Anlattıklarınız üzmüyor beni. Aslında hazin bir yaşam hikâyesi anlattığınız, bu gerçek ama, ilgimi de çekiyor çok. (...)"
"İyi öyleyse" dedi. "Sizi üzmeyeyim de bütün bu anlattıklamla. Gece havası ağır olur zaten" dedi. "Eski, sararmış fotoğrafların rengi gibi..."
"Giremiyorum rüyaya. Burada bir yerde takıldım!"
"Nerede takıldın?" diye sordum.
"Yarı aydınlık bir bölümdeyim. Çıkamıyorum buradan. Kapı kilitli galiba. Ne yapayım?" dedi.
"Hangi kapı kilitli?"
"Burada kilitli bir kapı var. Zorluyorum zorluyorum açılmıyor."
"Dur, dur!" diye bağırdım. "Bilinçaltım filan olabilir orası. Zorlama. Açarsın, korkular, bastırılmış birtakım şeyler çıkar açığa. Bilemeyiz. Sonra uğraş dur. Başka bir bölüm bulamadın mı girecek?"
Ama rüyalarımda her şeyi eskisi gibi pırıl pırıl görüyorum. Gece, gözlerimi kapadığım an, başka bir dünya açılıyor önümde. Rahatlıyorum, rüyalarım bitmesin istiyorum. En küçük ayrıntıları görüyorum ve hatırlıyorum. Renkler eskisi gibi parlak. Ne güzel dünya.
Gözlerimi açınca mat bir dünyaya uyanıyorum. Kontrol ediyorum bakışlarımı, görüşümü her sabah. Tavanda gezdiriyorum gözlerimi. Her şeyi kavrayamıyor gözlerim.
Bir an umutsuzluğa düşüyorum. Sonra boş veriyorum. Kalkıyorum yatağımdan, kırmızı terliklerimi giyip mutfağa gidiyorum.