Felsefe Tarihi

Macit Gökberk

Öne Çıkan Felsefe Tarihi Gönderileri

Öne Çıkan Felsefe Tarihi kitaplarını, öne çıkan Felsefe Tarihi sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Felsefe Tarihi yazarlarını, öne çıkan Felsefe Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Epikuros Öğretisi/Ölümden korkma!
"Ölünce ruh çözülür. Ne ölümsüzlük ne de ruh göçmesi mümkündür. Korku ve ürkü de ölünce gider. Yaşadığımız sürece ölüm yok, ölüm geldiğinde biz yokuz.."
Sayfa 87 - Remzi KitabeviKitabı okudu
İnsanlar arasındaki beraberliğin bilgeye yakışan biricik şekli ancak DOSTLUK olabilir. Dostluk da Epikuros'a göre, tabi yine karşılıklı yarar hesabına dayanır. Yalnız, dostluk bilgi ve erdemli kişiler arasında yarar, çıkar gözetmeyen, karşılık beklemeyen bir hayat beraberliği şekline yükselir. Bu çeşit beraberlikte de insan mutluluğun en yüksek derecesine ulaşır.
Reklam
Eski Stoa/Zenon
Doğaya, akla uygun bir hayat yaşamak bir ödevdir. Bilge kişi, maddi yönüne karşı gelerek, aklın yasasına uyarak bu ödevi yerine getirecek, gerçekleştirecektir.
"Cisimler dünyası, o görünmeyen tinsel dünyadan üzerine bir parıltı vurursa ancak değer kazanır, güzel olur. Bu felsefesinin ana düşüncesi bu. Plotinos'un özgün bir başarısı olan estetiğin çıkış noktası bu anlayıştır. Bir cisim, diyor Plotinos," güzel" iken "çirkin" olabilir. Demek cisim özce güzel değildir, "güzelliği" cisim kendi dışından edinir; ancak "güzellik"ten pay alırsa" güzel" olabilir; maddeye giren tinsel varlık, başka bir deyişle: onu biçimlendiren idea cismi "güzel" yapar; idea'sının ereğine uyan bir "birlik" olursa cisim "güzel" olur. Bizim için bir şeyi güzel ya da çirkin yapan nedir? Güzel duygusunun temeli, ruhun güzeli görünce onunla kendisi arasında bir yakınlığın, bir uyumun olduğunu yaşamasıdır. Bir cismi önümüze yabancı ve aykırı bulursak ona "çirkin" deriz. Demek objeyi güzel yapan, ruh ile içten bir yakınlığı olması, bu yakınlığın sezilmesi ve bundan duyulan sevinçtir."
Augustinus
Tanrıda huzura kavuşuncaya kadar tedirgindir gönlümüz...
Sayfa 136
Din tarihinde mistisizmin, hep sosyal tedirginliklerle sıkı bir ilgi halinde halinde ortaya çıktığı söylenebilir. Nerede sosyal koşulların bozukluğundan bir tiksinti varsa orada özellikle geniş halk tabakalarında, bir içe kapanma, kurtuluşu içte arama eğilimini buluruz.
Sayfa 179 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
509 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.