Sıkıcıydı. Beğenmedim. Zor bitirdim. Önermem. Çok inceydi. Hikayesinden bir şey anlamadım. Hem anlamsızdı hem de sürükleyici değildi. Ömer Seyfettin’in kitaplarını genelde severim ama bu kitabını bir türlü sevemedim.
Ferman ,askerlerin komutanlarına olan saygısını , itaatkarlığını anlatıyor.Bir askerin komutanından aldığı buyruğu hayatı pahasına yerine getirmesi ancak bu kadar iyi anlatılabilirdi.
Okuyacaklara iyi okumalar.
Ortaokul yıllarımda okusam daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Devletine sadakatle hizmet etmiş birinin hazin sonunu anlatan bir öykü kitabı. Öyle bir sadakat ki kendini bile bile celladın eline teslim ediyor. Elindeki fermenda ölüm emrinin yazıldığını okuduğunda içten içe yaşadığı ikilem gençlik yıllarında söylenen padişahın sorgulanmaması gerektiği telkinleriyle yine emre itaate dönüşüyor. Bu kadar hizmet etmiş birinin neden ölüm fermanının verildiğini ise anlamış değilim?
Osmanlı ordusu Semlin'e gitmek üzere ilerlerken, Tosun Paşa, sadrazamın verdiği fermanı Niş Beyi'ne götürmek üzere yola koyulur. Göğsünün üzerinde taşıdığı bu fermanda yazılanlar ise onu derinden sarsar. Çünkü mektup kendisinin ölüm fermanıdır.
Kuşatmadaki burçların içine, yüzlerce zırhlı düşmanın arasına, tek başına yalınkılıç atıldığı zamanlar ölmediği halde, şimdi bir celladın, bayağı köpek bir çingenenin satırı altında mı can verecekti?
Herkese selamlar, herkese merhabalar.
Bugün sizlere bir çocuk kitabı ile geldim. Kitabın adı "Ferman" içindeki çok güzel bir hikayeden alıyor ismini.
Kitap altı hikayeden oluşuyor. Elbet bütün hikayeleri ayrı ayrı ders veriyor bizlere. Sadakati anlatıyor Ferman hikâyesinde padişahın emrine olan itaati. Rüşvet ikinci hikayemiz elbette ki rüşvet almakla ilgili trejikomik bir hikaye. Lafı fazla uzatmayı hiçbir zaman sevmedim. Küçüklerimiz için ideal ve okutulması gereken kitaplar arasında diyebilirim. Keyifli okumalar dilerim.