En Yeni Fildişi Kuyu Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Fildişi Kuyu sözleri ve alıntılarını, en yeni Fildişi Kuyu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
'Biz' düşüncesiyle hareket eden insan karşısına hep bir grup insanı 'siz' olarak almak durumunda kalır ve 'öteki' kavramı 'sen' değil, 'siz' düşüncesinin sonucudur.
Sayfa 162Kitabı okudu
Sorulardan korktuğumuzda, bildiğimiz ve bilmediğimiz cevaplardan da korkacağız kaçınılmaz olarak.
Sayfa 97 - Hüseyin Su’dan alıntıKitabı okudu
Sahte benliğimiz dış dünya ile kurduğumuz ilişkilerde, gerçek benliğimiz ise kendi kendimizle kurduğumuz ilişkilerde öne çıkar. İnsanları selamlama biçimimiz, fotoğraf çektirirken verdiğimiz poz, dışarıdan nasıl göründüğümüze verdiğimiz önem sahte benliğimizle ilişkilidir.
Sayfa 145Kitabı okudu
"Bilmek, insanın kendi benliğini bilmesi ile başlar. İnsan kendisinin özel benliğini bilmeden onu kuşatan kolektif çevreyi de bilemez; kişinin kendisinin farkına varması, aynı zamanda kendisinden ayrı bir çevrenin de farkına varması demektir...
Winnicott, bireye hayatını yaşamaya değer hissettirecek şeyin her şeyden önce yaratıcı idrak olduğunu her zaman vurgular. İtaat ise tersine, hayatın boş, anlamsız olduğu hissini beraberinde getirir. Winnicott'ın dilinde "var olmak" (existing) ile "yaşamak" (living) birbirinden ayrı şeylerdir ve itaat yahut kişinin çevresine eksiksiz uyumu, "sahte varoluş" (false existence) anlamına gelir...
“kişinin kendine yabancılaşması, dünyaya yabancılaşmasından çok daha öncelikli bir sorun.”
“dünyada benden hiçbir kanıt, hiçbir iz ya da işaret yok, sanki bugüne dek tüm yaptıklarım dumandan fazlası değilmiş gibi. hayatım arkamda su gibi kapandı. ama bunu umursamamalıyım. umursamamalıyım.”
“şizofrenlerin durumu, yaşadığı cam hapishanenin duvarlarını yumruklayan, görülebildiği hâlde sesi duyulmayan birine benzer.”
“hayata kaybederek başlarız; anne rahmini kaybederek, artık annemizin vücuduyla bütün olarak yaşamayı kaybederek başlarız. gerçekliği ilk tecrübemiz bu ilk kaybetme anıyla kesişir. ancak, bu kaybın farkına varışımız sonra, dış dünyanın tanınmasıyla olur. kayıp, bebeğin dış dünyanın ayrı bir anlamı olduğunu farketmesiyle anlam kazanır.”
“hepimiz kendi içimize hapsolmuşuzdur ve oradan kaçma şansımız da yoktur. aslına bakılırsa yüzümüzü profilden görebilme lüksüne bile sahip değilizdir. insan olmanın bu kaçınılmaz özelliği ilk fiziksel ifadesini hayat bize ilk kez bahşettiği zaman, anne karnında hapsolmuş bir vaziyet içinde bulur. acaba hayata bu şekilde başlayışımız da, insan olmanın kısıtlanmış olmak anlamına geldiğini ima eden müstehzi bir ihtar mıdır?”
“esaslı bir dinsiz olduğum için suçlayabileceğim hiç kimse yok ve biliyorum ki gidip yakınabileceğim hiçbir kapı da mevcut değil.”
“freud'un kadın olma'ya dair bakışı geleneksel tutumla tamamen aynıdır ve freud, doğup büyüdüğü evin de etkisiyle, efendi olmak kadar etrafındaki kadınların efendisi olma düşüncesinden de hep hoşlanmıştır.”
Kişinin kendisine yabancılaşması, dünyaya yabancılaşmasından çok daha öncelikli bir sorun.
Sayfa 201Kitabı okudu