Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Foucault

Gary Gutting

Foucault Gönderileri

Foucault kitaplarını, Foucault sözleri ve alıntılarını, Foucault yazarlarını, Foucault yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
160 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
Michel Foucault
Michel Foucault
Fransız düşünür, sosyal teorist, tarihçi, edebiyat eleştirmeni, antropolog ve sosyolog. 15 Ekim 1926’da Poitiers'de doğdu...
Michel Foucault
Michel Foucault
, daha çok toplumdaki daimi doğruları inceleyen bir filozoftu.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
ve Heidegger’in düşüncelerinden oldukça etkilenen Foucault, çalışmalarında çoğunlukla Karl Marx ve Sigmund Freud’un fikirleriyle
Foucault
FoucaultGary Gutting · Dost Kitabevi · 201031 okunma
Foucault'nun yorumuna göre, Baudelaire'in modernitesi mevcut anda "ebedi düzeyde" değerli bir şeyler bulan ve aynı zamanda da onu "yok ederek değil, fakat ol­duğu biçimde kavrayarak" dönüştürmeye çabalayan bir tu­tumdur. "Baudelaire'in modernitesi, neyin gerçek olduğu­ na yönelik aşın ilginin karşısına bu gerçekliğe aynı anda hem saygı duyan hem de onu çiğneyen bir özgürlük uygula­ masının çıkarıldığı bir alıştırmadır"
Sayfa 92 - Dost kitabevi şubat 2010Kitabı okudu
Reklam
Ben yalnızca,, Nietzsche yanlisıyım. Foucault'nun kullandığı biçimiyle soybilim terimi onun Nietzsche ile bağlantısını gösterdiği için, ilk olarak Fou­cault'nun "Nietzsche yanlısı" olmakla neyi kastettiğini an­lamamız gerekir: İnsanlann sırfHegel ve Mallarme konusunda yazılanlarla aynı türden yorumlan üretmek için [Nietzsche, incelemele­rinden bıktım. Kendim, beğendiğim yazarları kullanmayı tercih ederim. Nietzsche'ninki gibi bir düşünceye tek geçerli övgü onu kullanmak, deforme etmek, inleyip protesto et­mesini sağlamaktır. Ve eğer yorumcular o zaman da benim Nietzsche'ye sadakat ya da sadakatsizlik ettiğimi söylerlerse, bunun kesinlikle hiçbir önemi yok.
Sayfa 72 - Dost kitabevi şubat 2010Kitabı okudu
Her dil bizlerin nasıl konuşacağını ve hatta neler söyleyeceğini dikte ettiren zengin bir kavram­ sal yapıya sahiptir. Shakespeare dönemi İngilizcesi şahinleri av için yetiştirme sporunu tartı§mak üzere kusursuz bir ge­reç olsa bile futbol için bu türden bir araç değildir. Shake­speare'in oyunlarının şahin yetiştirmeye ilişkin akıcı ve karmaşık ifadeler içermesi Elizabeth dönemi İngilizcesi'nin sağladığı kaynaklara olduğu kadar Shakespeare'in konuya duyduğu ilgiye de dayanmaktadır. Shakespeare yaşama geri dönüp Almanya ile İngiltere arasındaki bir Dünya Kupası final maçına katılacak olsaydı, ne kadar büyük bir yazar olursa olsun, oyunu düzgün biçimde anlatma açısından ciddi sorunlarla karşılaşırdı.
Sayfa 32 - Dost kitabevi şubat 2010Kitabı okudu
Kuşkucu bir okuyucu Foucault'nun yazma yoluyla kim­ likten kaçma çabasını olanaksız bir proje olarak görebilir, çünkü, aslında, o yazmayı meslek edinmek yoluyla oldukça net ve ayrı bir kimlik sahibi olmuştur. Aslında, o zaman da günümüzde de Michel Foucault'yu Foucault yapan şey ünlü ve önemli bir yazar olması değil mi? Bu onun kimliği değil mi?
Sayfa 27 - Dost kitabevi şubat 2010Kitabı okudu
Seçkin bir taşralı ailenin çocuğu, başarılı bir doktorun oğlu olan Paul-Michel Foucault prestijli bir okul olan Ecole Nor male Superieure'de parlak bir öğrenci, hatta bir yıldızdı. Akademik ve politik bağlantıları onun Fransa' da felsefi ve akademik beklentileri olan kişilerin genellikle geçmeleri gere­ken üniversite öğretiminden uzak durabilmesini sağladı.
Sayfa 18 - Dost kitabevi şubat 2010Kitabı okudu
Reklam
Denetim prensibini gözetleme gerçeği değil, olasılığı oluşturur. Denetleyen belirli bir hücreye aslında ender olarak bakacaktır. Fakat mahkûmlar sıranın ne zaman kendilerine geleceğinden asla emin olamazlar ve bu nedenle de gözlemlenmekte oldukları varsaymak zorundadırlar. Sonuçta, bizler "mahkûmlara, erkin kendiliğinden işlev görmesini garantiye alacak bir bilinç ve kalıcı görünürlük empoze etmekte" (DP, 201) oluruz.
Sayfa 123Kitabı okudu
Modern öncesinin cezaları suçlunun bedenine vahşice saldırır, fakat acı verme yoluyla adaletin yerini bulmasından tatmin olur; modern cezalandırma ise içsel bir dönüşüm, kişinin yüreğinin yepyeni bir yaşam biçimine uyumunu talep eder. Fakat ruhun bu modern anlamda denetiminin kendisi, bedenin daha incelikli ve daha geniş boyutta denetiminin bir yoludur, çünkü psikolojik tutumları ve eğilimleri değiştirmenin amacı bedensel davranışı denetlemektir. Foucault'nun ifadesiyle, modern çağ açısından, "ruh, bedenin hapishanesidir" (DP, 30).
Sayfa 119Kitabı okudu
Bu yeni fikir -kabaca, işkence etmek yerine hapse atmak- gerçekten de aydınlanmanın sonucu, ilerlemeci bir gelişme midir? Bu konuda kuşkuları olan Foucault, asıl istenilenin "daha az cezalandırmak değil, daha iyi cezalandırmak" (DP, 82) olduğunu ileri sürer.
Sayfa 118Kitabı okudu
Doktorlar tedavi etmeye yetecek bilgiye (bu da en iyi hâliyle bile çok dağınıktır) sahip oldukları için değil, toplumun ahlaksal taleplerini temsil ettikleri için otoriteye sahiptir. Bu, günümüzde psikiyatri uygulamasında iyice belirgindir. Uygulama tıp bilimi kılığı altında gerçekleştirilir, ama tedavinin temeli yine de toplumsal değerlerin bir gereci konumundaki terapistin kişisel-ahlaksal otoritesine bağlı kalmaktadır.
Sayfa 110Kitabı okudu
Reklam
(...) Klasikçağ'da gerçekleşen tedavi amaçlı hapsetme yaklaşımından modern çağdaki tedavi amaçlı tımarhanelere geçiş, deliliğin insansı, önemli bir konu olduğunu inkâr eder.
Sayfa 109Kitabı okudu
Foucault Ortaçağ ve Rönesans'ta deliliğin üstünkörü olsa da gerekli bir incelemesiyle başlar. O zamanlar deliliğin insansı bir olgu olarak algılandığını savunur. Delilik aklın karşıtıydı; fakat insanın alternatif bir varoluş biçimiydi, insanın varoluşunun reddedilmesi değildi. Sonuçta, delilik (hor görülmesine ya da tiksintiyle karşılanmasına karşın) aklın karşısında anlamlı bir meydan okumaydı. Gerektiğinde akılla ironi yüklü diyaloglara girebilmekte (Erasmus'un Deliliğe Övgü adlı eserinde olduğu gibi) ya da aklın erişemeyeceği bir insan deneyimi ve öngörüsü alanına erişebilmekteydi (Bosch'un tablolarında ya da Shakespeare'in trajedilerinde olduğu gibi). Her durumda, insanın olasılıklarının anlaşılmasında, geçmişte deliliğin kültürümüzde önemli bir rolü vardı.
Sayfa 107Kitabı okudu
Artık tımarhanenin toplumsal ahlaklılığın sürekliliğini temsil etmesi gerekmektedir. Aile ve çalışma hayatının değerleri, kabul edilmiş bütün erdemler, artık tımarhanede hüküm sürmektedir.
Sayfa 106Kitabı okudu
80 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.