Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu

Andrew Collins

En Eski Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu Gönderileri

En Eski Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu kitaplarını, en eski Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu sözleri ve alıntılarını, en eski Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu yazarlarını, en eski Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Karacadağ’ın genetik bilimcilerinin altmış sekiz modern tahıl türünün kaynak yeri olarak tespit ettiği yer olduğunu ve Neolitik devrimin burada altın üçgenin merkezinde başladığını savunduklarını unutmamamız gerekir.
Sayfa 217 - Alfa KitapKitabı okudu
İlk olarak tapınaklar inşa edilmiş, sonrasında bu kadar devasa projelerin inşası, bakım ve onarımı için bir araya gelen bu kadar çok insanın ihtiyaçlarının karşılanması için tarım yaratılmıştır. Yani Neolitik Devrim yerleşik yaşama sebep olmamıştır tam tersine yerleşik yaşam Neolitik Devrimin başlamasını zorunlu kılmıştır.
Reklam
Gnostik geleneğe göre Şit “tohum”unu kurtarmak için üç defa vücut bulur: ilki Şit, yani insandır; ikincisi Nuh’un oğlu Sam’dır; üçüncüsüde İsa’dır.
Sayfa 445Kitabı okudu
527 syf.
1/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Önyargılı ve hayalci
Yazar ilk 300 sayfada ordan burdan derlediği alintilarla ve anlam bağını da kendi zorlama yorumlarıyla kurduğu kötü, uygarlik tarihi ve arkeolji okuyanların bile sıkılacagi ayrıntılarla doldurmuş. birbirinden kopuk iki bölüm gibi olmuş 300. sayfadan sonra kendi rüyalarına dayandırmakta olduğu esinlerden yani Ermenistan ve Kürdistan yuceltmelerinden ve türk milletine hissettiği habis duygularindan bahsederek devam etmiş. Göbekli tepe hakkında bilgi istediğim için okumaya başlamıştım 327.sayfada bırakıyorum. Tabiki kazı çalışmalarımızı Almanlar, kitaplarımızı ingilizler yazarsa normal bir sonuç. Yinede kazı çalışmasını yapan Klaus Schmidt in daha objektif ve bilimsel bir eser yazdığını umarak Göbeklitepe En eski Tapınağı Yapanlar kitabına başlayacağım.
Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu
Göbekli Tepe ve Tanrıların DoğuşuAndrew Collins · Alfa Yayıncılık · 2016152 okunma
Klaus Schmidt Göbekli Tepe’de her tarafa yayılmış “büyük yontma eser” parçalarını incelerken zihninde bunlar vardı. Schmidt kısa sürede “bu bölgenin sadece bir kısmında değil, tamamında megalitik yapıların inşa edildiğini” anladı. Bu yapıların işlevinin doğayla bağlantılı bir ritüel olduğunu düşündü. Hatta Göbekli Tepe’deki yapıların Çayönü ve Nevalı Çori’deki yapılarla aynı kült etkilerini yansıtacağını düşündü. Burayı yeterince incelediğine karar veren Schmidt, korkutucu bir sonuca vardı; eğer hemen oradan ayrılmazsa, hayatının geri kalanını orada geçirmesi gerekecekti. Ama kaderinde orada kalıp kendini bu sit alanında yürütülecek kazılara adamak varmış. Schmidt’in aldığı bu karardan dolayı ona minnettar olmamız gerekir, çünkü hemen sonrasında bu tepenin Gaziantep-Mardin arasında yapılacak yeni karayolunun inşası için taş ocağı ilan edilmek üzere olduğu ortaya çıktı ve bu karar ancak bu arkeolojik sit alanının öneminin keşfedilmesi üzerine feshedildi. Dolayısıyla bu kıvrak zekâlı Alman arkeologun müdahalesi olmasaydı, dünyanın en eski taş tapmağım görme imkânımız olmayacaktı.
Ölülerini toplumdan uzakta olan yuvarlak taş kulelerin tepesine koyarlardı.Akbabalar uçarak gelip kulelerin tepesine konar,cesetlerin etlerini ayıklardı,kalan kemiklerin de nihai defin için toplanmadan önce güneşte kireçlenmesine izin verilirdi.
Alfa YayınlarıKitabı okudu
Reklam
192 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.