Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu

Andrew Collins

Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu Gönderileri

Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu kitaplarını, Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu sözleri ve alıntılarını, Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu yazarlarını, Göbekli Tepe ve Tanrıların Doğuşu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
CENNET BAHÇESİ'NE DÖNÜŞ Tarih boyunca çeşitli dini topluluklar ve cemaatler, Cennete dönüşün ve beraberinde getirdiği düşünce özgürlüğünün, Düşüş'ten önce ilk Atalarımızla olduğu gibi, saflık ve temizkalplilik yoluyla gerçekleşebileceğini anlamıştır. Bu aslında doğru bir felsefedir ve işin ilginç tarafı, bu tür toplulukların en başarılı olanları, bu kitapta Cennet Bahçesi'nin mekânı olarak belirlenen coğrafi bölgede doğmuştur. Bu topluluklar arasında XII ve XIII. yüzyıllarda İtalya ve Fransa gibi yerlerde saflığa dönüşü savunan Katharlar veya Albigenler vardı. Ama tabii Roma Kilisesi tarafından planlanan, devasa ölçekte bir soykırımla Albigen Haçlı Seferi'nde ortadan kaldırıldılar. Katharların doktrini, X ve XI. yüzyıllarda Doğu Avrupa'da yaşamış olan Bogomillerden türemiştir. Bogomil cemaatleri Van golünün kuzeyinden, Ermenistan Yaylası'nın eteklerinden buraya gelen yarı Gnostik inançlı sürgün Hıristiyanlardan oluşurdu. Paulusçular olarak bilinirlerdi ve düşüncelerinin en azından bir kısmı, genel anlamda Ermeni Zerdüştçülere dâhil edilmelerine rağmen doğayla tam uyum içinde, sade bir inanca bağlı olan Güneş'in Çocukları Arevordileri temel alırdı. İşin tuhafı, Hıristiyan olsun, Zerdüşt olsun, Pagan olsun, bütün bu dinlerin bazı unsurları Alevilik başta olmak üzere Kürtlerin bu yöreye özgü dinleri tarafından özümsenmiştir.
Sayfa 484Kitabı okudu
Kadim bir geleneğe göre Adem'le Havva'nın ilk günahı işlemesine neden olan yasak meyve bir "buğday başağı" olması ilginçtir, çünkü insanlığın masumiyetini kaybedişinin temelinde büyük ölçekli yerleşik çiftçiliğin yattığını vurgular. Ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın... Ve yine topraga döneceksin.
Sayfa 483Kitabı okudu
Reklam
Bu masumiyet halinden zihinsel tutsaklık haline geçişin en büyük ipucu, Adem'le Havva'nın Cennet'ten kovulduktan sonra sonsuza kadar toprağı işlemeye mahkûm olmasıdır. Yahveh'in Adem'e dediği gibi: "Toprak senin yüzünden lanetlendi" dedi. 'Yaşam boyu emek vermeden yiyece bulamayacaksın. Toprağa dönünceye dek. Ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın... Ve yine toprağa döneceksin."
Sayfa 482Kitabı okudu
Anadolu tarih öncesi kaya sanatı uzman Muvaffak Uyanık şöyle diyor: Mezolitik çağda (yani Göbekli Tepe'nin inşa edildiği dönemde) insanların vücudunun yanı sıra ruhunun olduğu anlaşıldı ve ruhun başın içinde olduğu sanıldığı için insanlar ölünce sadece kafatasları gömülürdü. Ayrıca insan ruhunun daireyle temsil edildiğini ve bu sembolün daha sonra geleneksel olarak, yazıtları olmayan mezar taşlarında kullanıldığını biliyoruz.
Sayfa 141Kitabı okudu
Eski Mısır'da göz, Güneş Tanrısı Re'nin (veya Ra) sembolüydü. Sekhmet, Tefnut ve Bastet dâhil olmak üzere çeşitli aslan görünümlü tanrıça için Re'nin Gözü lakabının kullanılması da Güneşle herşeyi gören göz arasındaki apaçık ilişkiye işaret eder.
“Toprak senin yüzünden lanetlendi” dedi. “Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın. Toprağa dönünceye dek... Ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın.... Ve yine toprağa döneceksin.”
Sayfa 482 - Yaradılış 3:17Kitabı okudu
Reklam
189 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.