Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İmparatorluğun Sınır Boyları ve Kürt Aşiretleri

Hamidiye Alayları

Janet Klein

Hamidiye Alayları Gönderileri

Hamidiye Alayları kitaplarını, Hamidiye Alayları sözleri ve alıntılarını, Hamidiye Alayları yazarlarını, Hamidiye Alayları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
344 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Dünün Kürt Hamidiye Alayları, Bugünün Kürtleri
Hamidiye Alayları nasıl Jön Türkler bir değnek oldu?
Hamidiye Alayları
Hamidiye Alayları
kör Hüseyin paşa Celali aşiretin lideri, İbrahim paşa Mili aşiretin lideri, Mustafa paşa Miran aşiretin lideri, ne yaptılar?
Hamidiye Alayları
Hamidiye AlaylarıJanet Klein · İletişim Yayıncılık · 201323 okunma
Michael Mann
"Etnik temizlik failleri aramıza gökten zembille inmiş, bizden ayrı habis bir insan türü değildir. Onları, bireylerin daha özel bir dizi ahlaki seçime zorlandıkları beklenmedik gerginliklere ve hayal kırıklıklarına neden olan, modernitenin merkezindeki çatışmalar yaratır. Bazıları sonunda korkunç sonuçlar vereceğini bildikleri yolları seçerler. Onları suçlayabiliriz, ama bunu neden yaptıklarını anlamak da aynı derecede önemlidir. Kanlı etnik temizliğin kökeninde uygarlığımız ve çoğu bizden farklı olmayan insanlar vardır. "
Sayfa 318 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bağımsızlığın kazanılmasından sonra, Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni liderligi kısa süre içinde Kürt nüfusun büyük bir kesiminin yabancılaştırılmasıyla sonuçlanan bir dizi politikayı açık bir şekilde uygulamaya başladı. Karabekir gibi yüksek rütbeli askerler kapalı kapılar ardında başka türlü konuşsalar da, Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyeti ilan edilene kadar Kürtlerle olan muhaberatında Türk-Kürt ve Müslüman birliğine vurgu yapmıştı. Ne var ki, bu resmi söylem çok geçmeden değişti. 1923'te yapılan yeni Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerinde hükümetin Kürtlerin kendi belirledikleri adayları göstermelerine izin vermeyeceği belli oldu. Kürt bölgelerinde çoğu yerden Türkler aday gösterildi. Bundan böyle "Kürdistan"a hiçbir resmi atıf yapılmayacak ve Kürt yer adları Türkçeleştirilecekti. 1924'te Kürtçe resmen yasaklandı, son olarak da Kürtler ile Türkleri bir arada tutan son bağ olan hilafet kaldırıldı.
Sayfa 304 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Anayasanın ilan edildiği haberlerinin duyurulmasından sonra başkentte ve vilayetlerde her kesimden Osmanlı arasında hummalı bir faaliyet başladı; II. Abdülhamid döneminde ağır baskı altında olanlar derhal siyasi kulüpler ve partiler kurmaya, programlar yayımlamaya ve türlü çeşitli yayınlar çıkarmaya başladılar. Payitahttaki Kürt entelektüelleri de mensup oldukları Osmanlı siyasi partilerinin yanında Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti (KTTC) adlı bir kulüp kurdular ve Osmanlıca ve Kürtçe makaleler basan, cemiyetin resmi organı niteliğindeki Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi'ni (bundan sonra KTTG) yayımlamaya başladılar. Benzer biçimde, anayasanın ilanının ardından Kürdistan'ın belli başlı şehirlerinde de Kürt kulüpleri kuruldu. Ancak, Diyarbekir, Bitlis, Muş ve Musul ile bölgenin diğer şehirlerinde kurulan kulüpler başkentteki kulübün şubeleri olsalar da mensuplarının savundukları fikirlerde ve güttükleri amaçlarda önemli farklılıklar olduğu görülür.
Sayfa 208 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Botan Emirliği 1846'ya gelindiğinde tarihsel Kürdistan'ın önemli bir kısmını içine alan geniş nüfuz alanı ve nispi modernliğiyle bölgede öne çıkmış durumdaydı. Mısır'daki çağdaşı Mehmed Ali Paşa'dan esinlenen Bedirhan Bey ordusunu modernleştirip komutayı merkezileştirmeye çalıştı. Tüm aşiretlerden, artık kendi reislerinin
Sayfa 112 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Pek çok seçkin Osmanlı, "aşiretlileri Osmanlılara dönüştürme misyonları kapsamında, aşiretlilerin süvari ya da nefer olarak gördükleri eğitimi tamamlayacak ve medeniyet ve disiplin aşılayacak ilave "eğitim" kurumları da tasarladılar. Çok daha küçük ölçekli ve o kadar kurumsallaşmamış olsa da, Amerikan Yerlilerinin alındığı o meşhur yatılı okulların Osmanlı topraklarında bir muadili vardı. Osmanlı Aşiret Mekteb-i Hümayunu Hamidiye Alayları'nın kurulmasından kısa bir süre sonra, gene imparatorluğun aşiret nüfusunu asimile etmek ve özellikle imparatorluğa, özel olarak da Sultan II. Abdülhamid'in şahsına olan bağlılığını güçlendirmek amacıyla açılmıştı. Bu planda hedeflenenler sadece Kürt aşiretleri değildi; Kürtler disiplini, sadık ve esas olarak iyi ve medeni Osmanlılar olmayı öğrenirken Arnavutların, özellikle de Arapların arasına katılacaklardı. Buradaki fikir önde gelen aşiret reislerinin çocuklarının okulda bir kursu tamamlamaları, rütbe ve payelerle memleketlerine dönmeleri ve bu şekilde aşiretlerinin gençlerine örnek olmalarıydı..
Sayfa 92 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hamidiye Hafif Suvari Alayları Osmanlı Devleti'nin Kürtlerden askeri olarak yararlandığı ilk örnek de değildi. Osmanlılar (zaman zaman da Iran'daki komşu Safeviler) Kürt topraklarına hükmetmeye başladıkları 16. yüzyıl başından itibaren sınırları dahilindeki Kürt emirlikleriyle askeri anlaşmalara girdiler. Osmanlıların doğuya doğru genişlemesi sırasında Kürdistan'da yaşanan Osmanlı-Safevi çatışmasında, başını mirlerin (Kürt hanedanlarının liderleri) çektiği Kürt aşiret birlikleri Safevi ordularına son darbelerini indirirken Osmanlılara yardımcı oldular." Izleyen yüzyıllarda gerek Osmanlılar gerek Safeviler Kürtlerin de aralarında bulunduğu aşiret nüfuslarını sık sık çok uzak mesafelere, imparatorluğun yeni fethedilen topraklarına ya da saldırı tehdidi altındaki bölgelere nakledeceklerdi. Daha yakın tarihlerde, Osmanlılar epeyce bir Kürdü Osmanlı-Rus Savaşı'nda kullanmışlardı, ama bu çatışma sırasında orduya alınan Kürt "birlikleri"nin pek çoğu Ermenilere karşı yaygın saldırılara ve talanlara giriştiklerinden Osmanlılara pek bir faydaları dokunmamıştı - bu, Hamidiye'nin kurulması önerildiginde projeyi eleştirenlerin henüz unutmamış oldukları bir olaydı. Son olarak, savaşın ardından --Hamidiye'nin kuruluşundan sadece on yıl önce Şeyh Ubeydullah'a karşı düzenlenen harekâtta sultan "dost aşiretler"i askere yazmıştı.
Sayfa 83 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
1879'da meşhur Şeyh Ubeydullah önderliğinde birleşen, çok geçmeden de merkezi hükümete karşı ayaklanan bazı Kürt grupları da, bölgenin Ermenilerin ya da Avrupalı destekçilerinin eline geçmek üzere olduğunu seziyorlardı. Berlin Antlaşması'nın 61. maddesinde özetlenen, Kürtlerin ve Çerkeslerin baskın ve yağmaları karşısında bölge Ermenilerinin emniyetini güvence altına almayı amaçlayan reformların hayata geçmesinden korkan Şeyh Ubeydullah, algılanan bu tehdide karşı önde gelen Kürt aşiret reislerinden oluşan geniş tabanlı ve güçlü bir koalisyon kurdu. Şeyh ayrıca Osmanlıların ve Iranlıların bölge üzerinde buraya istikrar getirecek kadar güçlü bir kontrol sağlayamayacaklarını düşünüyor, buradan hareketle de Kürtlerin kaderlerini kendi ellerine almaları gerektiğini savunuyordu. Osmanlı hükümeti şeyhin Iran'ı istila girişimlerine ilk başta destek vermişti, zira bu hareketi bölgede oluşabilecek bir Ermeni nüfuzuna karşı iyi bir denge unsuru, belki de savaş sırasında gerçekleşen toprak kayıplarını telafi etmenin bir yolu olarak görüyordu. Ne var ki, merkezi hükümet çok geçmeden Kürt reisleri ve şeyhleri arasında kurulan böylesine güçlü bir ittifakın bölgede zaten zayıf olan otoritesini iyice azaltabileceğini fark etti ve 1881'de hareketi bastırmak üzere harekete geçti.
Sayfa 45 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Bu topraklar kırsal aşiretlerin sürülerini güttükleri sarp dağlarla ve yazları otlak olarak kullandıkları serin platolarla kaplıydı. Bölge pek çok kesimde zengin tarımsal kaynaklara sahipti ve Kitab-ı Mukaddes'te anlatılan önemli olayların ve hikâyelerin geçtiği eski Mezopotamya uygarlıklarının bir uzantısı olduğundan sembolik açıdan da
Sayfa 19 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.