Oğuzcuğum Atay'ın kıymetli Hamlet'i.
Sonunda seninle de tanıştım yiğit Hamlet :)
Shakespeare, öyle bir yazıyor ki kitabı evin içinde tiyotra oynar gibi sesli sesli okuyarak dolaşıyorum. Evdekilerin kulaklarına yazık tabi de tespitler üslup gene mest ediyor :)
Bir yürek kaç ihaneti kaldırabilir...genel olarak ihaneti kaldırır mı? Sanmıyorum!
Kendi kendini divane eder hiç bilmeden bile hissettiği ihanet... Çünkü şüphe de nimettir durduk yere düşmez insana. Nitekim haklıydı. Bir taht kavgası belki çok bilindik seneryo lakin onu kaleme alan üstat başka... Çevirmenin ifade ettiği gibi, "Bir söz simyacısı, bir sanat simyacısı, bir insan sarrafı Shakespeare. Elini attığı çamur altın oluyor." Bir sürü yanlışın, sahtekârlığın içindeki parlak ışık nadir bulunan cesaret, Hamlet. Karanlığın ortasında beliren küçük kıvılcım. Aynı kıvılcım Oğuz Atay'a da sireyet etmiş olmalı ki okuduğum bütün karakterleri soylu Hamlet gibi ölümle yüzleşiyor. Ne demişti Aytmatov ruh büyüklüğünü kavramak için onun Shakespeare gibi ölümle alınması lazım okuyucunun elinden. Çünkü biz insanlar kaybetmeden anlamıyoruz bir şeylerin kıymetini...
Okurken ruhunuzdan bir parça bulabilirsiniz sizler de benim gibi zira yine şahane bir üslup :)