Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Hayvan Çiftliği
George OrwellHayvan Çiftliği Yorumları ve İncelemeleri
Hayvan Çiftliği yorumları ve incelemelerini, Hayvan Çiftliği kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Hayvan Çiftliği puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Açıkçası 1984 ve hayvan çiftliğini okurken bir tanıdıklık bir anlamlandırma nedeniyle içimi bir sıkıntı kapladi, geleceğimiz için bir öngörulemezlik belki de. Bunun dışında makam mevkiye sahip olmak her canlı için büyük bir sınav çoğumuzun geçemediği ve gecemeyecegi. Konu itibariyle okunmasi gereken bir kitap ama ben tekrar eden cümleler nedeniyle yer yer sıkıldım.
Çok güzel bir kitap. Okumaya değer. Sürreal bir çalışma ama aslında anlatım olarak öyle. Biraz da günümüz siyasetçilerini anlatan onların halka yaklaşımını anlatan bir kitap. Hep durumun iyi olduğunu ekonominin iyiye gittiğini halkın refah seviyesinin yükseldiğini projeler eğitim sistemi kalitesi övülüyor fakat iş kendi menfaatleri bürokratların muhalefetlerin iktidarın hükümetin harcamaları maaşı kısmına gelince herles susup bulunduğumuz durum övülüyor. Ülkemizde maalesef ki siyaset yok ve yapanlar zengin ve siyaset yaptıkça daha da zenginleşiyorlar. Halkı ve ülkenin geleceğini düşünen yok. Objektif olarak yaklaşıyorum duruma kimseyi savunmuyoruz ama aslında bakarsanız kimsenin savunulacak tarafı yok. Halkın yaptığı hatalar siyasetçilerin çıkar ilişkisi her anlamda batan bir ülkeyiz. İstatistiksel olarak büyüyoruz evet ama gerçekte batmaya yüz tuttuk. İşte bu kitapta bunlara hayvanlar izerinden vurgu yapılıyor. Okumanızı tavsiye ediyorum. Düşünelim, sorgulayalım ve bir şeyleri idrak ederek elimizi taşın altına koyalım. İyi okumalar
Öyle bir konusu var ki hala devam ediyor, kendini tekrar ediyor. Hiçbir kitap bir ülkenin siyasetini bu kadar iyi anlatamazdı. İnsanları nasıl uyutuyorlar, nasıl sindiriyorlar ve nasıl da eziliyorlar zalim bir önder altında: Orwell hepsini hayvanların ağzından bize aktarıyor, bizde kendi benliğimizin açığa çıkmışlığı karşısında şaşırıyoruz.
Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insan efendilerini devirmiş, adalet ve eşitliğin hüküm sürdüğü ideal bir hayvan toplumu kurmak için büyük bir fırsat yakalamışlardır. Ancak diğer hayvanlardan daha zeki olan iktidar düşkünü domuzlar, zamanla devrimi yolundan saptırarak, eskisinden daha acımasız ve baskıcı bir diktatörlük
152 syf.
·
Puan vermedi
"X kişi ne yapsa her zaman haklıdır." kafasından çıkmadığımız sürece bize her yer Hayvan Çiftliğidir.
Politik iğneleyici ve solcu kişiliği ile tanınan İngiliz yazar George Orwell’in bir kara mizah hikayesi sunan Hayvan Çiftliği okunması gereken bir roman.
George Orwell Hayvan Çiftliği romanı ile aslında politikanın gerçek yüzünü sevimli hayvanlar üzerinden herkesin anlayabileceği bir dille anlatıyor, kitabı okudukça hangi hayvanın neden seçildiğini çok daha iyi anlıyorsunuz.
Kitabın yazıldığı dönem itibarı ile Stalin yönetimine gönderme yaptığı belirtilmektedir. Bu yüzden kitapta geçen hayvan karakterler Stalin dönemindeki kişilere benzetilmiştir.
Fazla çalıştırılan ve kötü muamele gören hayvanlar bir gün toplanıp yaşadıkları çiftliği ele geçirirler. Sonunda söz sahibi olmuşlardır, çiftlikte daha adil ve eşit bir toplum oluşturmaya kararlıdırlar. Domuzların öncülüğünde bu yeni düzeni kurmak için çalışmaya başlarlar. Bu düzen ilk başta çiftliğin gelişmesini sağlasa da zamanla hayvanların öngöremediği sorunlar ortaya çıkacak ve eskisinden daha acımasız bir rejim kurulacaktır.
Hayvan Çiftliği George Orwell’in modern klasikler arasına girmiş ikinci ünlü romanı ve çarpıcı bir politik taşlamadır. Şimdiye kadar yazılmış en iyi sistem eleştirilerinden biri olan bu roman, özgürlük amaçlı bir devrimin nasıl tek adamlığa evrilebileceğini gözler önüne serer. George Orwell’in alegorisi, bugün özgürlüğün saldırıya uğradığı her durum ve yerde güncelliğini koruyor.
Keyifle okudum mutlaka okuyun..
"Domuz gibi biliyorsun da işine gelmiyor "
Atasözünün ne demek istediğini anlıyorsunuz .
Domuzların ne kadar zeki ve uyanık olduklarını görüyorsunuz..
Dünyada yaşamış ve yaşayacak olan toplumların durum özeti . Bir hayvan çiftliği ile toplumların durumu çok iyi anlatılmış . Her sayfasında bugüne kadar yaşamış toplumlardan örnekler buluyorsunuz.
·
Puan vermedi
HAYVAN ÇİFTLİĞİ (Spoiler İçerir)
Beylik çiftliğinde yaşayan hayvanlar Bay Jones ve çalışanlarının eziyetlerine dayanamazlar. Çiftlik çalışanlarının hayvanlara yemini vermeyi unuttukları bir gün hayvanlar samanlığın kapısını kırıp bir güzel karınlarını doyururlar. Bunu farkeden Bay Jones ve çalışanları hayvanları kırbaçlamaya başlarlar. Artık dayanamayan hayvanlar bu eziyete karşı çıkar, Bay Jones ve çalışanlarını alt ederler. Çiftlik hayvanlara kalır ve hayvanlar tarafından zeki olarak görülen domuzlar yönetimi üstlenirler.
İlk olarak Beylik Çiftliği'nin adı "Hayvan Çiftliği" olarak değiştirilir. Hayvancılığın ilkeleri olarak görülen "7 Emir " belirlenir herkes bu kurallara uyacağına söz verir. Ama başa geçen Napoleon zamanla bu kuralları kendi çıkarlarına göre evirip hayvanları da buna inandırır. Zaman geçtikçe baş kaldırılan yönetimin aynısı olurlar. Halk geçmişini hatırlamadığı için söylenene inanır...
Hayvan Çiftliği, George Orwell'ın Stalin'i eleştirmek için yazdığı bir eser olarak yorumlanmıştır. Yolun başında eşitlik ve adalet söylemleriyle yola çıkıp zamanla eleştirdiği insanlarla aynı masada oturup aynı dili konuşan, kendi tebaalarını hakir gören yöneticiler olmuşlardır. Çevirmen Celal Ülser'in de dediği gibi "Hayvan Çiftliği, korkunç sonla biten bir Peri Masalı'dır."
Peri Masalı; Hayvan Çiftliği'nin alt başlığıdır ve bazı basımlarında bir çocuk kitabı algısı oluşturacağından çekindikleri için kullanılmamıştır.
Daha önce hiç Orwell okumamıştım. Açıkçası okumaya başlamadan önce ne düşüneceğimi bilemiyordum. Son zamanlarda telif haklarının düşmesi ve yayınevlerinin baskı kapışmasının yeni modası haline gelmesiyle sonunda bir şekilde kitaplığımda kendine yer buldu. Çoğunluk tarafından övülen bir yazar kendisi fakat övgülerin sebebi pek açık değil. Okumaya
Hayvanlar tarafında oluşturulan 7 emirin zamanla tek bir emir haline dönüşüp demokratik bir anlayıştan diktatörlüğe doğru yol olan bir durum söz konusu. İşin iyi tarafı güzel algı yönetimi sayesinde insanların sömürüleceğini hayvanlar üzerinden anlatmasıdır. Okuyanların bazı konularda daha çok farkındalık kazanacağı güzel bir eser :) #sosyalizm :)
Hayvan Çiftliği
İngiliz yazar George Orwell, ülkemde "Bin Dokuz Yüz Seksen Dört" adlı kitabıyla tanınır. Hayvan Çiftliği, Orwell'in çağdaş klasikler arasına girmiş meşhur bir eseridir. 1940'lardaki dünyada rüzgarı esen "reel sosyalizm"in eleştirisi mahiyetinde bir roman ve yergi alanında dünyada sayılı eserler arasına girer.
Hayvanların insanların tahakkümünden bıkarak isyan etmeleri ve daha sonra çiftliğin yönetimini ele geçirmeleri ve sonra kendi içlerinde yaptıkları eşitsizlikleri ve adaletsizlikleri üzerine örgülenmiş bir roman. Ama ne acıdır ki dün şikayetçi oldukları konuların sonra failleri yine kendileri olacaktır.
Adil ve eşitlikçi bir yaklaşım güçsüzken, iktidarın yokken önemli değildir. Önemli olan tüm güce ve iktidara sahipken adil olmak, eşitlikçi,paylaşımcı olabilmektir. Fakat bu konu insanlık var olduğu sürece yaşayacak ve bu kapana kapılan yüzlerce binlerce insanoğlu olacaktır.
Çok satanlarda uzun zamandır yer alan bir kitap okudum ne yalan söyleyeyim bu her yerde görmemekten doyduğum kitabı okumaya başlarken sanki kendim değildim de herkes gibi hissettim.Bir de bu kapak hiç güzel gelmedi bana domuz figürü hem çamurdan dolayı hem de dinimizdeki yerinden dolayı hep antipatik gelmiştir bana ondan olabilir.Kitaptan sonra da
Konusu : Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren, kötü muamelede bulunan insanlara karşı ayaklanma başlatıyor. Hayvanlar devrim gerçekleştiriyor ve insanın egemen olduğu sistemi yıkıyorlar.
İlk başlarda her hayvanın eşit olduğu, birlik beraberlik içinde yaşayacakları üzerine bir düzen kurmayı hedefleyen hayvanlar, daha sonrasında domuzların öncülük ettiği bir düzenle karşı karşıya gelir.
Çeşitli manipülasyonlarla diğer hayvanlar üzerinde baskı kurmaya başlayan, kuralları kendilerine göre değiştiren domuzlar, insanlardan daha acımasız bir tutum sergilemeye başlarlar.
Kitapta aslında bir sistemi ortadan kaldırmanın ne kadar zor olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Bir sistem yerine hep başka bir sistem yerleşiyor. Kitaptaki eşitlikçi fikirler , tüm hayvanların eşit olduğu görüşü giderek şekil değiştiriyor, çalışma kuralları, düzen hep bir grubun istekleri doğrultusunda şekilleniyor. Zamanla egemenliği eline alan domuzlar, ellerindeki bu gücü sağlamlaştırmak için hayvanlar üzerinde cezalandırma ve infaz yöntemleri ile korkuya dayalı bir güç elde etmeye başlıyor.
" Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşittir"
Kitap akıcı ve güzeldi. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı ve 1984 kitabını okumak için sabırsızlanıyorum.
152 syf.
8/10 puan verdi
“Hayvan Çiftliği”
Beylik Çiftliğinin Hayvan Çiftliğine dönüşümünün hikayesi.
Konu olarak bir çiftliğin iki ayaklılardan (insanlardan) arındırılmasını ve hayvanların özgürleşmesini işliyor.
Özgürlüğün rehavetine kapılan hayvanların -halkın- tekrar nasıl köle olabileceğini anlatıyor.
....
Sovyet devrimi sonrası Rus halkı ve yönetimini ince gözlemlerle eleştiren bir eser. Baskıcı Önder Napoleon Stalin’i temsil ediyor. Halkın nasıl bastırıldığını nasıl yönlendirildiğini çok güzel açıklamış. Eşitlik, özgürlük, emeklilik, reklamcılık gibi kavramları derinlemesine eleştiriyor. Benim deyimimce Siyasi pazarlama ve karalama teknikleri kitabı. Kitabı okuyunca e bu hayat bizim hayatımız bu yaşananlar bizim yaşadıklarımız demeden alamıyorsunuz kendinizi.
152 syf.
10/10 puan verdi
Bu roman fabl tarzında siyasi bir hicivle yazılmış ve dünya edebiyatı eleştiri türünün en büyük eserlerinden biri olmuştur. Eserlerinde alaycı üslup kullanan Orwell, bu kitabında da dünyaya hakim olan birtakım politik meselelerle ilgili düşüncelerini hayvanlar üzerinden anlatmıştır. Güldürmek için yazılan bir mizah olmak yerine, gerçekleri haykıran düşündürücü bir kara mizahtır. Hayvanları birer simge haline getirerek iktidar hırsının insanlarda meydana getirdiği acınası durumları gözler önüne sermektedir.
İnsanların baskısından sıkılan hayvanların, çiftliğin sahiplerini çiftlikten kovmasıyla başlayan hikaye, hayvanların kendi kendini yönetme çabasıyla devam eder.
Hayvan çiftliği bilinçsizce yapılan bir devrimin trajik sonunu anlatır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar,kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirir. Amaçları daha eşitlikçi daha adil bir toplum oluşturmaktır. Aralarında en akıllı olan domuzlar, kısa sürede lider bir takım oluşturur; ama devrimi de yine onlar yolundan saptırır. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı, daha acımasız bir totaliter düzen kurulmuştur artık. Bu modern fabl, baskı ve zulümlere karşı yapılan direnişlerin, geçmişten günümüze uyarlanmış bir halidir.“Her hayvan eşittir” sloganı ile devrim yapan hayvanlar, “Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşittir” sloganı ile son noktayı koyuyor. George Orwell, bu romanında tarihi bir gerçeği gözler önüne sermektedir.