Kitabı okurken çoğu yerde tüylerimin diken diken olduğunu söyleyebilirim.
İnsan egemenliğinden kurtulup özgürlüklerine kavuşmayı amaçlayan çiftlik hayvanları, ilerleyen zamanlarda kendilerinden olanın, bir hayvanın, egemenliğine girmeye başlıyorlar ve bu o kadar doğal bir süreçte gerçekleşiyor ki ürpermeden edemiyorsunuz.
Hayvan Çiftliği’ni başından beri çevremde görüp duysam da konusunu tam olarak bilmediğimden ve biraz da dillerden düşmediğinden bir türlü okumaya heveslendirmiyordu kendisini. Fakat şimdi neden daha erken okumadım diye kendime kızmıyor değilim. Konusunun ilgi çekiciliği bir yana, yaşananların insan’ın yerine geçen hayvanların gözünden yaşanıyor olması okumak için birçok sebepten sadece birkaçı.. Ayrıca dili de çok rahat, akıcı.
Benim gibi okumakta tereddüt edenleriniz varsa bir şekilde okumaya başlamalarını şiddetle tavsiye eder, bitirişi o meşhur sözle yapmak isterim:
“BÜTÜN HAYVANLAR EŞİTTİR
AMA BAZI HAYVANLAR
ÖBÜRLERİNDEN DAHA EŞİTTİR”
sevgiler~
