Tam varıyorken, boş veriyorum…Yoldan sapıp, göz kapaklarımı zorlayan bir gün ışığına bırakıyorum kendimi.
Sanki daha anlamlı bir şeylerin içindeymişim gibi. Yanlış söylenmiş bir kelimeyi düzeltmeye çalışmadan, o kelimeyle başlayan bambaşka, yeni bir cümle kuruyorum. Belki de kısıldığın bu delikten kurtulmanın tek yolu hatalarına güvenmek…
Ve ağaçların, otların ve sümüklü böceklerin de boş verdiğini düşünüyorum bir zamanlar… Daha büyük planları başarmaya çok yaklaşmışken boş veriyorlar… Bir şeyler hala kanıyor olsa da…