Hikâyecinin Kaderi
Sait Faik AbasıyanıkHikâyecinin Kaderi Sözleri ve Alıntıları
Hikâyecinin Kaderi sözleri ve alıntılarını, Hikâyecinin Kaderi kitap alıntılarını, Hikâyecinin Kaderi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“İstasyon aynaları meşhurdur: İnsanı perişan gösterir.”
Mustafa Kemal'i anlatmak kolay değil. Ne yapsam, ne etsem onu övmüşten başka bir şey olmam. Halbuki maksadım övmek mi? Övmek boş laf ! Mustafa Kemal'i anlamak lazımdır. Daha anlatana da rastlamadım. Övmeden, heyecanlanmadan, onun gibi düşünerek onu anlamak?
Medarı Maişet isimli bir hikâye kitabı çıkarmıştım. Hayatı toz pembe görmüyorum diye mahkemeye verildim. Üç beş kuruş kazanalım derken iki bin lira mahkeme masrafı ödedim, üzüntüsü de caba. Kahramanlarım rahat etmek için hapse giriyorlardı. Bütün sebep bu !
“İstasyon aynaları meşhurdur: İnsanı perişan gösterir.”
Yaşar Kemal -
-- Bana, Mark Twain cemiyeti fahri üyeliği verildi, dünya edebiyatına ettiğim hizmetten ötürü. Birçokları gibi ben de şaşırdım. Dünya edebiyatına hizmet filan etmediğimi söylemeye ne hacet. Bu, üyelik verilebilmesi için uydurulmuş nazik bir sebeptir sanırım.
Ben aldım dedim, dedim ki:
--Senden önce, bu cemiyetin ilk üyesi Atatürk'müş...
-- Biliyorum. Beni sevindiren de bu işte. Atatürk'ten sonra, benim üye olmam, benim için ne büyük bir şereftir. Bir milletin yetiştirdiği en büyük çocuğu ile, o milletin kendi halinde bir küçük hikâyecisinin Amerika'daki bir cemiyette buluşmaları küçük hikâyeci için ne bulunmaz şerefli bir fırsattır.
Şu insanlara hiçbir şey çok değildir.
Sayfa 156Kitabı okudu
Dünyayı güzellik kurtaracaktır.
Sayfa 117Kitabı okudu
Yüzünü bir kederin kapladığını görmüştüm. Bu keder nasıl bir şeydi, yarabbi? Görünmez ki, elle tutulmaz ki. Tarif edilir ama, ben şu dakikada onu tarif edecek hal ve vaziyette değilim ki...
Atatürk canlıdır. Atatürk muhakkak aramızdadır. Yazı yazan muharrir, ilim yapan talebe, köylü çocuğu ve onu okutan öğretmen, vatan sınırı koruyan er, toprağı süren çiftçi, deri yapan amele...birer Atatürk'tür.
Hiçbir şeye inanmıyorum, sevgilim.
Dünyada her şeyle alay edilir, şaka yapılır ama şiirle asla!
Gelmeyeceğini çok iyi biliyorum. Onu beklemek, bilhassa güzel... Duyduklarımı söyleyebildikten sonra bu saatin ne ehemmiyeti olurdu? İyi ifade-i meramda bir hesap kitap vardır. Belki bu saat geçtikten sonra, neden sonra bu, onu bir pencere kenarında, sokaktan geçenlerden bazısını ona benzeterek geçirdiğim saati tahlil edebileceğim.
İnsan tipleri bana usanç verdi artık. Hepimizde aynı zevksiz, tatsız arzular, hırslar... incir çekirdeği doldurmayan fikirler, hisler...
Bir hüzündür kaplar insanı : Bir işçi kızın siyahı kırçıllaşmış çorabı bir balkonda mahzun...