Hilâl ve Haç Kavgası

Halil Hâlid

Hilâl ve Haç Kavgası Gönderileri

Hilâl ve Haç Kavgası kitaplarını, Hilâl ve Haç Kavgası sözleri ve alıntılarını, Hilâl ve Haç Kavgası yazarlarını, Hilâl ve Haç Kavgası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
158 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Kitap muhtevası itibariyle İslam ve hristiyan medeniyetlerini mukayese etmekte. Osmanlı'nın son zamanında bu kitabı yazan müellifin çok isabetli tespitleri var. Ama muhtevayı gördüğüm zaman bir çok eksikte olduğunu ve kitabın şu anda çıksa daha şümullüsünün ve hacimlisinin hatta üzerine daha güzelinin neşredilebileceğini düşünüyorum. Mevlam müellifine gani gani rahmet eyleye, âmin.
Hilâl ve Haç Kavgası
Hilâl ve Haç KavgasıHalil Hâlid · Bedir Yayınevi · 197517 okunma
Esasen çirkin olan bir şeye muhtelif sebeplerden dolayı bir tevil bulmak gerekirse onu bulmada batı dehası pek çok güçlüğe rastlamaz. Öyle ya! Zavallı siyahîleri evlerinden, yurtlarından, ailelerinden ayırsınlar, vatanlarından sürüp çıkarsınlar, hayvan gibi gemi güvertelerinde, eşya gibi gemi ambarlarında istif ederek fırtınalı denizlerden geçirsinler, alışmadıkları iklimlerde ölünceye kadar çalıştırsınlar... Sonunda Allah'ın bu felâketzede mahlûklarına verilecek manevî mükâfat, hıristiyanlığın tesellisi imiş. Evet, büyük bir ruhani karşılık... Keşke mümkün olsa da ruhun istırapları onunla şifa bulup, hayatın elemleri onunla teskin edilebilse...
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
Eğer kadınlara erkekler kadar boşanmayı isteme hakkı verilmiş olsaydı, pek çok kimseler için sürekli bir aile hayatı ihtimali kalmazdı. Çünkü kadınların fıtratında bulunan bazı hassas hallerden dolayı izdivaç bağı her an koparılabilmek tehlikesine maruz kalırdı. Pek hafif hoşa gitmeyen hadiseler bile, kadınların anlayışını ve metanetini bozabilir ve asabiyet ile kadınların muvazenesi çığırından çıkıverince aile felaketini hazırlayan kavga, ayrılma ve boşanma süratle birbirini takip edebilir.
Bir erkeğin cismanî hevesi yatıştırılmaya muhtaçtır; kadın ise cinsî yapısı gereği yatıştırma hizmetine daima muktedir olamaz. Bir erkeğin yapmakla zorunlu olduğu durumlardan biri de fuhuştan sakınmak, yani zina etmekten kaçınmaktır. Kaldı ki fuhşa eğilim gösteren bir kimse için bir çok dertler ve korkunç hastalık tehlikeleri vardır. Buna göre, evli bir adam bu takdirde ne yapmalıdır? Şehvetine hâkim olmak için bir adamda pek büyük bir irade kuvveti bulunmalıdır. Fakat, maatteessüf yeryüzünde bu irade kuvvetine sahip olan pek az kimse vardır. Bu itibarla zevcesinin geçici mazereti sebebiyle heves teskinine vasıta bulamıyan bir adamın, diğer bir zevceye malik olması ve böylece zinadan ve zinanın zararlı sonuçlarından uzak kalması daha isabetlidir. İsabetli sayılmasa bile herhalde daha az kötü bir şeydir. Demek ki İslâm şeriati insan tabiatının icaplarına uygun biçimde hükümler getirmiştir.
Doğuda bir İngiliz müstemlekesinin valisi, vilâyeti bölgesinde bulunan diğer bir İngiliz memurunun islâmı kabul ederek ikinci bir kadın almak üzere olduğunu duyar ve eğer karısıyla anlaşamıyorsa bir metres tutmasının islâmiyet usulünce bir kadın daha almasından çok uygun olacağını o memura kapalı bir şekilde anlatır. Hem de memuriyetini kaybetmek ihtimali gibi bir tehdid ile anlatır. İşte müslümanlarla hıristiyanların bu hususta kabul ettikleri ahlâk ölçüleri arasındaki fark bu misâlden anlaşılır.
Mânevî medeniyet yönünden de müslümanlardan üstün olduklarını iddia eden batılı yazarların, islâmdaki çok kadınla evlenmenin ahlâka aykırı olduğunu ortaya sürmeleri, âdeta bir cürettir. Tek kadınla evlenmenin yürürlükte olduğu yerlerde zinaya yönelme, çok kadınla evlenmenin meşrû olduğu ülkelerden çoktur. Bu gerçeği teslim etmemek, ya insan tabiatının heveslerini bilmemek gibi bir cehalet eseridir veya bilip de bilmemezlikten gelmek gibi kınanacak bir iki yüzlülüktür.
Reklam
90 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.