Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

2 Cilt Takım

İbn Battuta Seyahatnamesi

İbn Battuta

İbn Battuta Seyahatnamesi Gönderileri

İbn Battuta Seyahatnamesi kitaplarını, İbn Battuta Seyahatnamesi sözleri ve alıntılarını, İbn Battuta Seyahatnamesi yazarlarını, İbn Battuta Seyahatnamesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah'ın sevgisini kaybetmekten korkan iyi bir insandır.
Reklam
O, Ortaçağ'daki Müslüman seyyahların en büyüğüdür; bir kısım şarkiyatçının da itiraf ettiği gibi eskiden Ortaçağ'ın en büyük seyyahı kabul edilen Marko Polo'nun bir numaralı rakibidir; hatta Kraçkovsky'nin ifadesiyle Marko Polo'dan çok daha geniş bir alanı gezmesi ve üç kıtada en önemli kültür merkezlerine ulaşması münasebetiyle onu geride bırakmıştır.
Fotokopisi Faslı diplomasi tarihi uzmanı A. Tâzî tarafından neşredilen bir mektubundan da anlaşıldığı üzere meşhur biyografi uzmanı edebiyatçı İbnü'l-Hatîb aslında İbn Battûta'yı çok iyi tanımaktadır; ancak ya onu ciddiye almadığından yahut kıskanç davrandığından dolayı ünlü eseri İhâta'da ona pek yer ayırmamış, birkaç cümlecik malûmatı da hocası Ebu'l-Berekât Bilfîkî'den naklederek vermiştir.
Dolayısıyla Defrémery-Sanguinetti neşrinden önce Rıhle'nin Doğu İslâm âleminde hiç bilinmediğini savunmak abartılı bir iddiadır.
Tilimsân'a ulaştığım gün bahsettiğim elçiler oradan ayrılırken bazı arkadaşlar bana, onlarla beraber gitmemi salık verdi.
Reklam
Bazıları da Halep'te İbrahim Peygamber'in süt[=el-haleb] sağdığını söyler. Çünkü Allah dostu İbrahim bu şehirde otururmuş, geniş sürülere sahipmiş ve onların sütünü fakirlere dağıtırmış. Fakirler sürekli toplanıp "İbrahim'in sütü" diye seslenince şehrin ismi "Halep" kalmış.
Sayfa 151 - YKY YAYINLARIKitabı okuyor
Allah'ın sevgisini kaybetmekten korkan iyi bir insandır.
İskenderiye şehri ışıltısıyla gözleri alan bir zümrüde, baştan ayağa süslenmiş bakire kıza benzer.
Sayfa 77 - YKY YAYINLARIKitabı okuyor
bir işin güzelliği, ne amaçla yapıldığına bağlıdır.
Reklam
1112 syf.
9/10 puan verdi
·
43 günde okudu
Bugün, politik, askeri, iktisadi ve kültürel her anlamda Anglo-Sakson'ların domine ettiği bir çağda yaşadığımızı söylersek yanlış olmaz. Bu her zaman böyle değildi, bunlardan önce dünya Latin'lerin hegemonyasını yaşamıştı. İşte bu Latin döneminden önce, seyyah'ın yaşadığı yılları da kapsayan uzunca bir dönem Türk-Moğol çağı diye adlandırılıyor. Mısır'dan Çin'e, Rusya'dan Hindistan'a bilinen dünyanın 4'te 3'ü Türk ve Moğol kökenli hanedanlar tarafından yönetiliyordu ve tüm o dönemin tarihi bu hanedanların birbirleriyle giriştikleri kavgalardan oluşuyordu. Fas, Tanca doğumlu seyyah ibn Battuta böyle bir konjonktürün geçerli olduğu dünyanın hemen hemen tamamını dolaşmıştır, hem de alelâde bir turist gibi değil, üst düzey bir devlet görevlisi gibi, ulaştığı ülkelerin hükümdarları ve önemli kişilikleriyle tanışarak yapmıştır bunu. Amerika ve Avustralya kıtalarının bilinmediği bu dünyada tek firesi kuzey Avrupa coğrafyası olmuş. Bu , bugün, tüm bu sahip olduğumuz ulaştırma imkanlarına rağmen, gerçekleştirilmesi çok zor bir şey. İnsan bu kadar yer görünce elbet başına gelmeyen ve kulağına çalınmayan kalmıyor. Geçirdiği tüm badireler yanı sıra, duyduğu ilginç hikayeler ve efsaneler de eserde önemli yer kaplıyor. Akademik olarak önemi çok büyük bir eser olsa da, tarih ve coğrafyaya ilgili herhangi birisi sadece meraktan da okunabilir. Son olarak çoğu kişi sevmez ama benim okuduğum baskının düzenlemesini yapan ve dipnotlarını hazırlayan sayın Sait Aykut'un heyecanlı ve samimi dilini çok sevdim, o da esere ayrı bir okuma tadı katmış.
İbn Battuta Seyahatnamesi
İbn Battuta Seyahatnamesiİbn Battuta · Yapı Kredı Yayınları · 2018443 okunma
Onların diyarına varışımız Ramazan ayına tesadüf etmişti. Hekkârlılar bu ayda asla yağma ve talan işine koyulmaz, kafilelere saldırı yapmazlar. Oranın hırsızları Ramazan ayında yolda bulduklarını bile almazlar! Bu yolun civarında oturan tüm Berberî kabileleri bu töreye uyar, böyle hareket ederler.
Bizim milletin ramazan ayında içmemesi gibi bir şeyKitabı okudu
Tekeddâlılar eğitim görmüş ders okutacak seviyeye gelmiş kadın hizmetçileri asla satmazlar; nadiren satsalar da çok yüksek bir fiyat biçerler.
Bir Berberi kabilesi
Berdâme kadınları güzellikte kemale ermiş, uzun boylu boslu müthiş hatunlardır! Kadın cinsinin en güzel numunesidirler. Tenleri beyazdır. Hafif dolgundurlar. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle tatlı ve dolgun kadın görmedim!
Kızcağız geriye döndüğünde efendisine biricik kızının öldüğü haberini getirdi. Bu haberin ardından Ferbâ bana dönerek "Ben ağlamayı hiç sevmem! Gel deniz kenarına [=Nil kıyısına] gidelim!" dedi!
743 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.