İnsan ve Topluma Ulaşma Yönüyle Peygamber Efendimiz Gönderileri
İnsan ve Topluma Ulaşma Yönüyle Peygamber Efendimiz kitaplarını, İnsan ve Topluma Ulaşma Yönüyle Peygamber Efendimiz sözleri ve alıntılarını, İnsan ve Topluma Ulaşma Yönüyle Peygamber Efendimiz yazarlarını, İnsan ve Topluma Ulaşma Yönüyle Peygamber Efendimiz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu açıdan bakıldığında O’nun risalet günleri sıkıştırılmış dosyalar gibidir; açtığınızda her sayfada önünüze yeni yeni pencere ve kapılar aralamakta, niyet ve nazarınızın duruluğu nispetinde size yeni yeni çözüm alternatifleri sunmaktadır
Hz. Ömer’in konuyla ilgili bir sorusuna verdiği cevapta Abdullah İbn Selam, kendi hanımının ihanet etme ihtimali olduğu için çocuğunun kendisine ait olup olmadığı konusunda endişe duyabileceğini, ancak Resulullah’ın Tevrat’ta anlatılan Son Nebi olduğu konusunda zerre kadar tereddüt duymadığını ifade etmiştir.
Efendimiz çoğu defa yapıldığı gibi “olur böyle şeyler” anlayışıyla hareket etmiyor ve aile hususunda her türlü şiddete kapalı olduğunu göstermiş oluyordu
“Apaçık bir çirkinlik yapmadıkları müddetçe kadınların üzerinde hayır tavsiye etmekten başka bir şeye malik olamazsınız. Şayet öylesine bir çirkinlik yaparlarsa yataklarınızı ayırın ve incitmemek kaydıyla onları tedip edin.” Kadına şiddet köküyle kesilmiştir. Bu ifadelerdeki tedibe ihtiyaç durumuna gelmenin zor olduğunu peygambere kadınlarının sınırlarını aştıklarını ve onları dövmek için ruhsat isteyen sahabelerin başvurularından anlıyorum. Toplumsal olarak kadına şiddete bu kadar yatkın bir halkı “peygambere ağlayacak” kadar bu işten kesmişti. Darb ayetini bir ruhsat olarak almak için gayet yatkınlardı. Buna rağmen kendilerini küçük düşürüp konuyu peygambere taşımayı tercih ettiler. Demekki sözü edilen ayet bizlerin anladığından çok daha öte anlamlara geliyor ve hiçbir şekilde “kadına şiddet” olayını desteklemiyor.
İslâm'a göre kadın, hukuken hür ve müstakil bir şahsiyetti; erkek ne ölçüde düşüncesini açıklama hürriyetine sahipse, kadın da aynı hürriyete aynı nisbette sahipti.
Gerektiğinde bildiği konularda görüşüne de başvurulup istişare edilmeliydi. Nitekim her an vahiyle beslendiği ve hiç kimseye danışma ihtiyacı duymadığı halde Peygamberimiz, bütün insanları alâkadar eden bazı mevzularda, kendi hanımlarının fikirlerini almış ve onların düşünceleri istikametinde hareket ettiği zamanlar olmuştu.
Peygamberimizin insana ve topluma ulaşma yönünü kişisel gelişim kitapları gibi anlatan gayet akıcı bir kitap..
Konu başlıklarıyla karakteristik özelliklerinin anlatılması okudukça kendimiz için ders çıkaracağımız bir kitap..
İyi Okumalar
En acı günlerinden birisini yaşamış olmasına rağmen bir ağacın altında durmuş, “gözümün nuru" dediği namazını kılmaya başlamıştı.
Belli ki böyle durumlarda güç ve kuvvetin gerçek sahibine gönülden yönelmek gerekiyordu.
İslâm'a göre kadın, hukuken hür ve müstakil bir şahsiyetti; erkek ne ölçüde düşüncesini açıklama hürriyetine sahipse, kadın da aynı hürriyete aynı nisbette sahipti. Gerektiğinde bildiği konularda görüşüne de başvurulup istişare edilmeliydi. Nitekim her an vahiyle beslendiği ve hiç kimseye danışma ihtiyacı duymadığı halde Peygamberimiz, bütün insanları alâkadar eden bazı mevzularda, kendi hanımlarının fikirlerini almış ve onların düşünceleri istikametinde hareket ettiği zamanlar olmuştu.