Öne Çıkan İran Devrimi - Din, Anti-Emperyalizm ve Sol Gönderileri
Öne Çıkan İran Devrimi - Din, Anti-Emperyalizm ve Sol kitaplarını, öne çıkan İran Devrimi - Din, Anti-Emperyalizm ve Sol sözleri ve alıntılarını, öne çıkan İran Devrimi - Din, Anti-Emperyalizm ve Sol yazarlarını, öne çıkan İran Devrimi - Din, Anti-Emperyalizm ve Sol yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İşin şaşırtıcı yanı, Humeyni 1906 laik anayasasına karşı çıkan muhafazakar yazarların geleneğinden söz etmez. Gerçekten de, 1906 Anayasasına başlangıçta hoşgörü ile yaklaştığı için, daha sonra tüm Anayasa Devrimi döneminden utanır görünmektedir.
Kitabı derleyen Dr. Serpil (Üşür) Sancar'ın giriş yazısındaki tanımlamasına göre; "İran'da yaşanan süreç Pehlevi'nin monarşik diktatörlüğünün yerini mollaların teokratik "popülist" diktatörlüğünün alması sürecidir."... "Teokratik Şii İslamcılığı, kapitalizmin ekonomik işleyişine dokunmadan, ona yerel özelliklere uygun bir siyasal ve ideolojik üst-yapı getirmiştir..."
"Bu derleme, İran Devriminin bazı yönlerini kavramayı kolaylaştıracağı umulan çalışmalardan bir seçme olarak oluşturulmuştur."
Kitapta bulunan makaleler;
İram devrimi: Eşitsiz gelişme ve dinci popülizm. Fred Halliday.
Rantiye devlet ve İran devriminde Şii İslam. Thoda Skocpol
Skocpol üzerine yorumlar, Eqbal Ahmad
Scocpol üzerine yorumlar. Nikki R. Keddie
Anti Emperyalizm mi, Sosyalizm mi? İran'da devrim ve sol. Val Moghadam.
İran'da Şii ulema ve devlet. Mansur Muaddel.
Birçok başka etmen de bu arada göz önüne alınmalıdır. İlk olarak, İslam insan etkinliklerinin tümünü her yönüyle düzenleyebilecek yasalara sahip olduğu iddiasındadır. İslamda cami ile devlet arasında bir ayırım yoktur. Laiklik kavramı dışlanmıştır ve her tür düşünce, kutsal metinlerden destek alınarak meşrulaştırılmak zorundadır. Siyaset kuramı açısından bu yaklaşım, Kuran'daki «el İslam dinun ve devletun» (İslam hem din, hem de devlettir) ayetinde ifadesini bulur. Toplumsal etkinliklerde, İslam gündelik yaşam ve insan ilişkileri konularında da davranış biçimlerini esaslara bağlamıştır. Musevilikte ve Hindu dininde olduğu gibi ancak Hıristiyanlıkta böyle değildir) . temiz ve temiz olmayan kavramları vardır ve her gün ibadet yapılması şart koşulmuştur. Sonuç olarak, İslamın te-. mel öğretilerinde ve Müslüman toplumların tarih bilincinde bir İslam toplumuna ya da İslam siyasetine davet. herhangi bir benzeri Hıristiyan talebinden çok daha köklüdür...
İran Devrimi, 1789'dan beri çağdaş devrimlerin, pratikte çiğnenmiş olsalar bile en azından resmen, kabul ettikleri beş ilke içinde yer alan maddi ilerleme, ulusalcı yaklaşım, tarihsel meşruiyet ve demokratik egemenlik kavramlarını reddetmektedir.
İran Devrimi, 1789'dan beri çağdaş devrimlerin, pratikte çiğnenmiş olsalar bile en azından resmen, kabul ettikleri beş ilke içinde yer alan maddi ilerleme, ulusalcı yaklaşım, tarihsel meşruiyet ve demokratik egemenlik kavramlarını reddetmektedir.
Rıza Şah yirmilerin sonunda iktidarını güçlendirir güçlendirmez ulemanın meslek çıkarlanyla uyuşmayan 'modernleşme' programını uygulamaya koydu. İdeolojik, siyasal, toplumsal, kültürel, hemen her açıdan Rıza Şah ulemanın gücüne ve ayrıcalıklarına saldırıyordu. Onun yönetimi zamanında ulema eğitim ve yargı sistemlerindeki gücünü ve Meclisteki sandalyelerini kaybetti. Evkaf hükümet kontroluna girdi.