Sahip olduğu tarihi ve jeostartejik önemiyle Ortadoğu’nun en önemli güçlerinden bir olan İran’da, son dönemde en çok tartışılan konulardan birisini kimlik meseleleri oluşturuyor. Bu tartışmalara yön veren küresel ya da bölgesel sebepler olsa da, tartışmaların merkezinde Devrim’den sonraki iç sorunlar yatıyor.
Kimlik tartışmaları, bir yandan İran İslam Devrimi’nden sonra Şah’ın tek taraflı kimlik politikalarına cevap olarak güç kazanan din yanlısı kimlik politikalarıyla, öte yandan bölgede yeni kurulan devletlerin etkilediği etnik hareketlerle yakından alakalıdır. Bu bağlamda, 1997’den sonra ülke içinde yaşananlar gelişmeler ve Azerbaycan’ın bağımsızlığını kazanması, Irak’ın işgali gibi bölgesel gelişmeler İran ulusal kimliğine dair tartışmaların yanı sıra etnisite, milliyet ve din gibi konuları da tartışma alanına taşımıştır.
İran’daki ulusal kimlik inşasını tarihi kökleri ve teorik temelleri çerçevesinde inceleyen kitap, ulusal kimliğin karşı karşıya olduğu tehlikeleri, milliyet ile din arasındaki tartışmaları, fedealizmin doğuracağı tehlikleri ve etnik gruplardan kaynaklanan meseleleri postmodernizm ve küreselleşme kaynaklı düşünsel yaklaşımlar vasıtasıyla tartışan teorik incelemelere ve alan araştırmalarına yer veriyor.
