Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehmet Fuad Köprülü Külliyat 2

İslam Medeniyeti Tarihi

Wilhelm Barthold

Sayfa Sayısına Göre İslam Medeniyeti Tarihi Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre İslam Medeniyeti Tarihi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre İslam Medeniyeti Tarihi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslam memleketlerinde yaşayan, Arap olmayan ve Müslüman olmayan unsurlar Araplara ve Müslümanlara nazaran daha münevverdiler (aydındılar). Bunların Araplara nazaran medeni üstünlüklerini anlamaları İslam âleminde bazı kavmî hareketler doğurdu; ki bunlar Şu'ûbiyye (şa'b sözünden alınmıştır) umumi ismiyle şöhret buldular.
Sayfa 42 - alfa
IX. asır aynı şekilde Bizans için de medeni yükseliş devri olmuştur. Lakin Hilafet'in Bizans'a nazaran şu üstünlüğü vardı; ki orada muhtelif unsurlar bir arada iş görüyordu: Kuran'ın verdiği bir derece dinî hürriyet dolayısıyla medeni hareketlerin yayılması için meydan daha genişti. Bunların kendi halkını ve kendi dinini yükseltmeye çalışmaları birbirinden medeniyet dersi almalarına mani olmuyor, Hıristiyanın Müslümandan veya Mecusiden talebesi olduğu gibi, bunun aksi de oluyordu.
Sayfa 43
Reklam
Hıristiyanlar Yunan eserleriyle Müslümanlara nazaran daha önce ve daha iyi tanışmışlardı. Lakin bu ilmin ilerletilmesi ve istikbaldeki ilmî çalışmaların numunelerini meydana getirme vazifesi Müslümanlara kaldı. Hatta Doğu'daki Hıristiyan kavimlerin en müterakkisi (ilerlemişi) olan Süryaniler bile Fârâbî, İbn Sina, Birûnî ve İbn Rüşd ile mukayese edilebilecek bir tek âlim yetiştiremediler.
Sayfa 43 - alfa
Edes (şimdiki Urfa şehri), Hristiyanlık ve Suriye medeniyeti tarihinde müstesna bir ehemmiyeti haizdir.
Sayfa 10
Her devrin tarihçisi, o devirde dimağları ilk planda işgal eden, meselelere kıymet vermek ve onların mazideki tezahürlerini tespit ve izah etmek mecburiyetinde kalır.
Müslümanların Ispanya’da uğradıkları zülüm ve cebri, Müslümanların elinde bulunan Hıristiyanlar hiçbir zaman görmemişlerdir.
Sayfa 16
Reklam
Müslümanların İspanya'da uğradıkları zulmü, Müslümanların elinde bulunan Hristiyanlar hiçbir zaman görmemişlerdir.
Tarihi siyasi menfaatler uğruna, yahut marazî ideolojileri müdafaa maksadıyla bir yalancı şahit gibi kullanmak ilmin ve insanlığın haysiyeti namına çok acı ve faydasız bir şeydir; fakat bu gibi hareketlerin geçici olduğunu ve her şeye rağmen tam objektif surette tarihî réalité'yi arayan ilim adamlarının dünyanın her tarafında çoğalmakta bulunduğunu memnuniyetle söyleyelim. Millî tarih telakkisinin romantik devrini Türk nasyonalizmi de tabiatıyla görmüştür. Avrupa tarihçiliğinin Türkler hakkında hiçbir ilmî esasa dayanmayan çok haksız menfi telakkileri karşısında bizim romantik tarihçiliğimizin aksülameli (tepkisi) de ister istemez çok müfrit (aşırı) ve mübalağalı olacaktı ve hakikaten öyle de oldu.
Sayfa 20
Ben ilim'e, insanlığın iyi'ye ve doğru'ya gittiğine inananlardanım; bundan otuz sene evvel olduğu gibi, bugün de insaniyetçi Türk nasyonalizminin heyecanını kalbimde ve kafamda taşıyorum. Lakin tarihî réalité'yi ararken her şeyden evvel ilmî bir hakikatin hizmetkârı olduğumu unutamam. Daima tekrar ettiğim gibi, Türk milletinin cihan tarihindeki büyük rolünü bugünkü ilim zihniyetiyle objektif olarak ortaya koyabildiğimiz zaman, dünya ilim âleminin bunu kolaylıkla kabul edeceği ne kadar muhakkaksa, bunun Türk milletine en büyük bir hizmet olacağı da o derece katidir. Esasen tarihî hakikat de Türk milletinin hakiki menfaatine mugayir (aykırı) olamaz.
Sayfa 21 - 2 mart 1940, istanbul. Fuad Köprülü
Aristo‘ya göre Yunanlılardan başka bütün dünyadaki halklar: Şimali (kuzey) Avrupa’da yaşayan bahadır, lâkin medeniyette ve devlet idaresinde kabiliyetsiz ‘Barbarlar’la, medeniyetli lakin kahramanlıktan mahrum 'Asyalılar'a ayrılmaktaydı. Helenler bunların arasında olup, yaşadıkları yerin iklimi de medeniyetin ilerlemesine ve kahramanlığın muhafazasına müsaittir ve bundan dolayı bu halk dünyaya hâkimiyet için gönderilmiştir.
Sayfa 25
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.