Meselenin aslı şudur ki, her insanın doğuştan sahip olduğu din
ihtiyacı ile selamet yolunu arayan zümre, ilerlediği öğretim basamaklarında ve memleketin kültür havasında kendisine gerçek din telkinini verebilecek dimağlarla ve Allah yolunu gerçekten bulup da onda yürüyen kalplerle karşılaşmamıştır. Din materyalistleri ve pozitivistleri ona ruhun değil de, duyuların ve beden uzuvlarının dinini tanıtmışlardır. Din bezirganları da soygunculuklannı devam ettirmek için, taassuptan faydalanarak gençliği ve bütün milleti bu yolda tahrik unsuru olarak kullanmaktadırlar. Bunlar, dini neşriyat halinde din ticareti yaparak cehaletle taassubu memleket havasına durmadan saçıyorlar. Bu manevi zulmü ezmek ve ruhları içerisinde bunaldığı karanlıktan çıkarabilmek için, bugün din irşadcısı geçinen ve sayıları mütemadiyen çoğalan sahtekar cahillerin bertaraf edilmesi lâzım geliyor.