İslamiyette Ahlak ve Kadın Gönderileri
İslamiyette Ahlak ve Kadın kitaplarını, İslamiyette Ahlak ve Kadın sözleri ve alıntılarını, İslamiyette Ahlak ve Kadın yazarlarını, İslamiyette Ahlak ve Kadın yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Zekat, sadaka alır pozisyonda mı bırakmak
İnsanı insana muhtaç durumda bırakmak, fakir insana iş güvencesi ve emeğinin gerçek hakkı ve gerektiğinde bu hakkı savunacak örgütlenme ve özgürlükleri vermeyip onu, sömürücülerin zekâtına, sadakasına, fonuna, vakfına, vergisine muhtaç bırakmak ahlaksızlıktır.
Sayfa 315Kitabı okudu
Toplumun güdülmesi ve kontrolünde kullanan Makyavelist bir tutum ile karşı karşıyayız. Tüm bunlar gerçekte ciddi birer ahlaki problem oluşturmaktadır.
Ne kadar basit değil mi gerçeklerden sıyrılmak
Cehennem korkusuyla küçük yaştan başlatılan koşullandırma, mantık bütünlüklerini parçalamakta ve en dürüst entelektüeller dahil, çelişkiler içinde bocalamaları adeta zorunlu olmaktadır. Bu koşullanma ve mantık parçalanması içinde, aynı sayfada sergilenen çelişkilerin bile farkına varamamakta veya "elbet bir hikmeti vardır" inancıyla içselleştirilmektedirler.
Sayfa 308Kitabı okudu
Cin, peri, şeytan, vb. safsataların, keza akıl dışı masallar ve bilim dışı iddialar özellikle küçük yaşlardan itibaren bir Ön-koşullandırmayla yüklenmesi, insanlarda, açık bir kişilik parçalanması yaratmaktadır. Üstelik bunların, yaşanan gerçek dünyanın ötesinde sorunlu bir cennet ödülü ve -insan beyninin kabul edemeyeceği bir vahşet içeren atmosferiyle- cehennem tehdidi bir koşullandırmayla yüklenmesi, en doğal şeylerin bile “günah”, “ayıp” diye yasaklanması, yaşadığımız çağda insanı doğal olandan kopartan ciddi bir tehlikedir.
Kur’an kurslarında anlamadığı şeylerin ezberletilmesi ve cehennem masallarıyla kafasını koşullandırarak kişiliğinin sağlıklı gelişmesinin olanaklarını ortadan kaldırıyorlar.
'Düşünmek istemiyorum, düşünmemem gerekir’ gibi kendisine baskılar yaptıkça, fark etmeden bir kısır döngüye girmiş oluyorlardı. 'Düşünmek istemiyorum’ derken; dinle ilgili çatışmalardan başka bir şey düşünemez hale geliyorlardı. Tıpkı korkmaktan korkmak gibi...”