Çok güzel, çok derin ve mutlaka okunması gereken bir kitap.
Tolstoy’un, yaşadığı hayatın boşluğunu ve anlamsızlığını hissetmesiyle başlayan, insanın varoluşunu sorgulaması yolunda yaşadığı süreci anlattığı bu eser,kısa olmasına rağmen son derece derin anlamlar barındırıyor. Romanlarında yaşattığı karakterlerde, Tolstoy’un kendi içinde yaşadıklarını, duygu ve düşünce dünyasının çırpınışlarını mutlaka okumuşsunuzdur.Anna Karenina’nın Levin’i, Savaş ve Barış’ın Pierre ve Prens Andrey’i gibi.
Hayatı hakikat arayışı ve sorgulamalarla geçmiş insanın tecrübelerini okuyabilmeyi büyük bir şans olarak görüyorum. Mutlaka okunması gerek, tavsiye ediyorum.