Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İyi Geceler Tatlı Prens

Pierre Charras

İyi Geceler Tatlı Prens Sözleri ve Alıntıları

İyi Geceler Tatlı Prens sözleri ve alıntılarını, İyi Geceler Tatlı Prens kitap alıntılarını, İyi Geceler Tatlı Prens en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Görmeden yazıyorum... Bütün boşlukları, sizi seviyorum ile doldurun."
Asıl istediği, orada, yanı başında durması ve deminki gibi gülümsemesi. Yeniden gülümsesin isterdi. Mutlu olsun isterdi. Onu mutlu etmeyi isterdi. Ama birkaç saniyeliğine, birkaç dakikalığına değil. Bir süreliğine değil, daima. Onu daima mutlu etmeyi isterdi.
Can YayıneviKitabı okudu
Reklam
Düşününce anlaşılır şey değildir babalık.
Can YayıneviKitabı okudu
Zannedersem babam hayatı boyunca bir şeylerin olacağını umut etti. Bilgi, öğrenim, diploma alanında bir şeylerin. Başkalarını saygı duymaya zorlayacak bir şeylerin. Bütün dünyanın onu hor gördüğü ve bunun da sebepsiz yere böyle olmadığı duygusunu taşıdı hep; hiçbir değeri olmadığı duygusunu. Bir HİÇ olduğu duygusunu. Kendisi için artık belki de çok geç olduğunu anlayınca, ümitlerini bana bağladı. Öğrenci olmak adına, yalnızca öğrenci odası olmuştu, eh o halde gerisine de oğlu sahip olurdu! Bunun için de sınavını vermek gerekliydi. Tasarısı buydu. Takıntısı. Üçümüzün; annemin, onun ve benim yeryüzünde olma sebebimizdi bu.
Sayfa 30 - CanKitabı okudu
Sonsuz hayata dair sabahlar şimdi hafızamda yüzeye çıkıyor durmadan, artık çok geç oysa.
Can YayıneviKitabı okudu
Mutluydular, çünkü mutlu olunacak yaştaydılar, çünkü bu yıllar bir daha geri gelmeyecekti, bu yılları yaşamak, iyi yaşamak gerekiyordu.
Can YayıneviKitabı okudu
Reklam
kesilmiş olan bacaklarının ağrısı hiç dinmeyen bir kötürüm gibi, babamın bendeki acısı dinmiyor.
mutluluk kalıcı değildir. güzellik gibi, gençlik gibi, hemen geçip gidiverir.
Bizim hikayemiz aslında bu işte. Yapılmamış hareketler... Söylemeyi ihmal ettiğim sözler... Bugün artık geçerliliği kalmamış, beni boğan sevgi patlaması...
Bazı sabahlar da oldu. Pazar günleri, yaz sabahları. Tek kelime etmediğimiz halde birbirimize onca şey söylediğimiz sabahlar.
Can YayıneviKitabı okudu
Reklam
Bütün tabiatta bıkkınlığa benzer bir şey seziliyordu. Yapraklar yeşil olmaktan artık bıkmışlardı, çiçekler de şiddetli solma arzusuyla yanıp tutuşuyorlardı sanki.
Can YayıneviKitabı okudu
Umutlara güvenmez. Çoğu zaman boşa çıkarlar. Her zaman. Onun gözünde bunun önemi yoktur, durumu kabullenmiştir. Fakat oğlunun gözünde! Oğlunun gözünde hayatın ilginç olmasını o kadar çok isterdi ki.
Can YayıneviKitabı okudu
Hafif bir tebessüm belirir babamın dudaklarında. Ve de gururlu bakışı. Daha yeni büyükbaba olmuş birinin ona bir torun vermiş olana bakışı. Her şeye "teşekkür eden" bir bakış. Hayata. Irmağın suyuna. Yaza. Böylesi anların mümkün olması için her şeye rağmen var olması gereken Tanrı'ya...
Can YayıneviKitabı okudu
mutsuzluk, insanın tabanlarına yapışır. çıkarmak çok zordur.
Gurur duyuyor. Uzun zamandır. Bunu ona söyledi mi hiç değilse? Hayır, söylemedi. Zaten ona hiçbir zaman hiçbir şey söylemedi. Birbirlerine bir şey söylemediler hiç. Şimdiyse çok geç, boğazına gömülmüş ve en basit kelimeyi bile telaffuz etmesini engelleyen şu ince boru yüzünden. Bir de çok yakın olan ölüm yüzünden.
Sayfa 85 - CanKitabı okudu
69 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.